Translate

9 Ekim 2017 Pazartesi

Son iki yazıyı kapatırken.

Dünkü, son yazıda;

“BU yazı, Pazar esprisidir. Diğer yazılardan ayrı, diğerleri ile bir bütünlüğü yoktur.
Yarın, internete girer isem, sadece bu yazı kapatılacaktır.”

Notu var idi. O’nu ve altındaki bir yazıyı daha kapattım. Diğer yazıların tamamını da, göreve başladıktan sonra kapatacağım.

Bir kısmı, Türkiye, Amerika, Rusya yönetimlerinin ortak kararları ile, yazdığım projelerden yapılmasına karar verilenler olur ise; ben de katkılarda bulunacağım.

O projelere başlamak zaman alabilir. Şimdilik, günlük rutin işlerimi yapar iken, fırsat oldukça, Rusya’yı, biraz  -yerinde- tanımaya - görmeye çalışacağım.

Geçmiş bir yazımda, (Yan sutun notu da olabilir.) Halk İşletmeciliği – Değirmen- örneği vardı. Devlet sistemin ve ülke güvenliğin sağlam olur ise, o tür bir ‘iş hayatı’ çok yönü ile, çok insan için daha iyi olandır.

Öyle bir ortam ve duruma gidilmesi için, yapılması gerekenleri anlatmaya çalıştım.

Benim ömrümde böyle geçti.

Dileğim;
Öyle bir değirmen kurulsun.
Dolaşırken, oraya hâkim bir tepeye çıkalım.
Un fabrikası ve lojmanlar görülsün. Onları uzaktan izleyelim.
“Karadeniz Üçlüsü + ABD” ülkelerinden gelmiş çalışanlar.
Yükleme – boşaltma tesisleri genişlemiş! Lojman parkında oynayan çocuklar.
Yanımda, artık orta yaşa gelmiş, güzel bir korumam, biraz aşağıda, iki çocukla oynayan eşim olsun.
Korumamı öpeyim. ‘Sen yanıma geldiğinde çok gençtin. O beni mi koruyacak, ben onu mu?’ Bunu düşünmüştüm. Seni sevebileceğimi de anlamıştım. Seni gerçekten sevdim. Eşimi de, Rusya’da beraber bulmuştuk. Seni dinledim, karlı çıktım.
Söyle bana mutlu musun? Deyince, gülümseyip, başını omzuma koysun. 

Tanrı, sizlere de; gönlünüzce yaşama imkân ve fırsatı versin.    

…….

9.10.2017 10:55  

Hiç yorum yok:

Katkıda bulunanlar

Share it