Translate

30 Ocak 2018 Salı

İşe başlayınca, bu iki mesajı, yayınlasam mı? Yayınlamasam mı?

Alttaki iki mesajı yayınlayıp – yayınlamamayı, yazdığım gün düşünmüştüm.
Çünkü, yazı serisini tamamlamıştım.
Blog yazılarını daha fazla uzatmak istemiyordum.

Göreve başladığım gün, bir günlük yayın süresi, blogdaki tüm mesajları kapatma günü öncesi, bir gün yayında kalması amaçlı, beklemeye almıştım..

Türkiye’de, geçmişi sabıkalı bir millet, yüz yıl sonra, AYNI YÖNTEMLER ile, yönetimi ele geçirmiştir. BUNLARIN ARASINDA, KONUNUN FARKINDA OLMAYAN İNSANLAR ÇOĞUNLUKTADIRLAR.
Yüz yılın iyi getirisi, arkadaşlıklar, dostluklar, evlilikler vardır.
Evliklerde yeni durum:
Son yüzyıl içerisinde, yaşam tarzı, aile değerleri, Türkler ile aynı olan Müslüman Ermeni ailelerden gelenlerin aile yapıları, sosyal ve cinsel, yaşam değer  ve ölçülerinde, - kapalı etnik kimlik – ile, aile geçmişlerinin Ermeni olduğunu söylemeseler, bilinmese bile, bir fark olmadığı  görülmüştür. BU GEÇMİŞTEDE VARDI ama ETNİK KİMLİK SAKLAMA YOKTU!...

Türkiye’de, yönetimi ele geçirme işlemini yapanlar; bu tür Müslüman Ermeni ailelere de karşıdırlar. Şayet, onların kontrolü dışında, böyle bir evlilik yapılmış ise, onları kendi denetimlerine alma çalışmaları dışında, onlara bir etkileri yoktur.

TÜRKİYE’DEKİ, YENİDEN DÜZENLEME ÇALIŞMALARINDA, BUNLARI, (eski) “MİLLİ MÜSLÜMAN ERMENİLER” diye isimlendirmek – ayırmak, daha doğru olandır.  Problem, bunlar ile değildir.

Bu gruptaki etnik dayanışmalar da, ‘hemşehrilik’ düzeyinde, tolerans dâhilindedir. Diaspora ya da ülke dışı Ermeni örgüt, kurum, kuruluşları ile de bağlantıları yoktur. Türkiye’yi, yeniden düzenleyiciler; MAHARETLERİNİ BURADA GÖSTERECEKLERDİR. Bunlar, diğerlerinden, doğru bir şekilde ayrı tutulmalıdırlar.
…..
Sanıyoruz, daha çok Türkiye Cumhuriyetinin kuruluşundan sonra, bir yol ile Türkiye’ye sızmış, yanlış evrak ile, şüpheli vatandaşlık almış, 1945 – 1950 li yıllardan itibaren, Osmanlı İmparatorluğunun son dönemi kullanılan yol ve yöntemler ile – onları güncelleyerek – ARAZİ, ARSA, Ev, İŞHANI, ŞEHİR MERKEZİNDE, İŞYERİ OLABİLECEK YERLERİN, nitelikli dolandırıcılık ve kapalı etnik kimlik örgütü organizasyonu ile ele geçirilmesi, eski vakıf dükkan ve işyerlerinin ele geçirilmesi vb. yöntemler ile de, piyasaya, siyasi partilere, belediyelere, devlet kurum – kuruluşlarında, etnik hakimiyet çalışmalarını bizzat, el altından – kapalı olarak yürüten, bu konularda gizli toplantılara katılıp, kapalı komitelerde görev alıp, bunu sistemleştirmiş ve hatta evlilikleri düzenleyen insanlardır.
BUNLARIN SAYILARI DA ÇOK FAZLA DEĞİLDİR.
Problem olanlar bunlardır. Bunlar ile de, kurum – kuruluşlarımız, açık mücadele ediyorlar. Suçluları yakalıyorlar.
……
Yayını ertelenen, iki mesaj :
………..

SAHTE, “TURAN İMPARATORLUĞU” BİTTİ!..

DARISI, Ermenilerin oluşturup – yönetmek istedikleri,
SAHTE, İSLAM İMPARATORLUĞUNA…

Çoğunuz, duyup - işitmişinizdir.

ADRİYATİK DENİZİNDEN, ÇİN SEDDİNE KADAR…
BÜYÜK TÜRK - TURAN İMPARATORLUĞU.
BÜYÜK, YENİ, KOCAMAN TÜRK İMPARATORLUĞU…

Türkler, gerçekçidirler.
Böyle bir imparatorluk istemiyorlardı. Günümüzde olmazdı. Olamazdı.
(ertesi gün, sonradan ilave: İçinde, Rus kızının olmadığı devlet, Türklere haramdır! Bunu nereden bilsinler. )
Adı geçen alan ve bölge de bulunan mevcut ülkelerin,
Hepsinin Devlet Başkanları da, kapalı etnik kimlik;  ‘Ermeni’ imişler. -J
Onların ‘Müslüman Ermeni’ oldukları da, üç – beş yıl öncesine kadar, Türkler tarafından bilinmiyordu. Sahnedeki oyun, Asya halklarının anlayamayacakları büyüklükte idi. Türk, Rus, (
Son dönemde de, * ) Amerikan karşıtı bir oluşumdu.
Yakın Asya’da, adı geçen ülke halkların bir kısmına da; ‘Siz Türksünüz!’ öyle olmasanız da, başkaları sorunca, böyle söyleyiniz. Deniliyordu.

Etnik gerçeklerde, doğru bilgiler, ortaya çıkınca,
Avrupa’da (eski) bazı merkezlerin, 200 yıllık hayalleri de böylece bitmiş oldu.

Avrupa, bu hayallerine, ‘KUZEY AVRUPA” ülkelerini dâhil etmiyorlardı.
Kuzey Avrupa’dan, Amerika’ya göç edenlerin bir kısmı,
‘Türk’te olabiliriz!’ ihtimalini hep düşünüyorlardı.

Rusya Türklerinden, işi bilenler;
“Bunların bir kısmı, Saunaya da çıplak girip, göle çıplak atlıyorlar.’ ama galiba bunlar da Türk! Saunada peştamal giyip, suya atlarken de, - hamam da gibi - yandan düğüm atarlar ise, akrabalık olduğunu söyleriz.  Bunların, bir kısmına da; ‘Rus’ diyorlar.”

Kısaca, Kuzey Avrupa halkında, Amerikan, Rus ve Türk akrabalıkları olunca, Avrupa’nın kuzeyin de, - AVRUPA’DAN BAĞIMSIZ -, yeni bir yapıya kavuşuyorlar. Kuzey Avrupa Halkı; Amerikan halkının bir kısmına, Ruslara ve Türklere daha yakınlar.
Bu gerçekte ortaya çıktı.
……

Dünyamız, gerçeklere dayalı, daha da güzel oluyor.
Daha da güzel olacak.
HAYALLER DE, GERÇEKÇİ OLMALIDIR.
Türk, bunu bilir.
Rus, bunu bilir.
Amerikan, bunu bilir.

Avrupa’da, o kapalı merkezler de, bunu öğrenmelidirler.

……………………
25.01.2018 15:05
Bu arada, birileri; Dimyat’a pirinç’e giderken, evdeki bulgurdan oldular!
……………………………
(*) Yaklaşık 40 yıl önce, Avrupa’da o merkezlerin, ABD Dış politikasında açtıkları bir gedikte ‘Yeşil Kuşak Projesi’ idi.  Türkiye, İran, Afganistan, Müslüman olacak ve Komünist Rusya’ya karşı olacaklardı!!!  ABD, İslam ile ilgili konuları bilmiyordu. -J.
Oralarda, Ermenileri yönetime getirmenin, Avrupa’ya sağlayacağı avantajları göremiyorlardı. Konuyu ‘İslam’ ve ‘Din’ konusu sanıyorlar ve ‘şekilcilik – görüntü ‘ İslam’ını da, ‘Siyasal İslam’ gibi algılasalar da, ana yanıltma noktalarını göremiyorlardı.

O dönemin SSCB de, konu içindeki, etnik oyunu bilmiyorlardı.
Babrak Kemal olayında olduğu gibi, Afganistan’da, onlarda Avrupa’nın Ermenilerini, kendi Ermenileri sanıyorlardı.

SSCB Ordusunun yıpratılma çalışmalarında da, Afganistan, Rusya’da, iç – dış düzenlemeler ile kullanıldı!!!  O ayrı konu.
ABD Ordusu‘nun, Afganistan’a girişinde, Türk Mantığı – Türk Yaklaşımı Afganistan’da uygulansa, ABD Devletinin parası, -kalıcı - çok iyi sonuçlar için kullanılabilirdi.
Benim TIR Kamyonunu, açılan Tiyatro Sahnesi olarak, Afgan Dağlarına gönderdiğim dönem de bile – halen geç kalınmamıştı. -  Yanımda da, bir Rus Kızı olacaktı.
…..
… uzun hikaye …. Artık yaşlandım. Bırakınız dağlarda koşturmayı, Rus Kızının koynunda bile yorulurum.
…….

Özet; ‘İslam Birliği’, diyenlerin de, etnik geçmişine iyi bakınız.
Niyetine, iyi bakınız. O kelimeleri neden kullandığına da… 
....

Tanrı’ya inanan insanların, yaşam ölçüt ve değer birliği vardır.
Kültürel ve davranış, Anlayış Birliği vardır.   30.01.2018 13:47
…..
EK NOT: O fotoğrafı yayınladığımı hatırlıyorum. Afganistan’da, bir Amerikan askerinin, Afgan çocuklar ile bir oyunu vardı. Çok güzel bir fotoğraftı. Amerikan Savaş Müzesinde, olsa iyi olur. Afgan Savaşı, Irak savaşından çok farklı idi! 30.01.2018 14:33
….

Blogdaki yazılar bitti. Bunu yayınlama. BOŞVER.

==============  ===== 

AMERİKAN, TÜRK, RUS.

Şu gidenlere bak!
Amerika’dan gelmiş gençler.
Rusya’dan gelmiş gençler.
Türk topraklarında,
İzmir – Meryem Ana Kilisesine, giden yolda.
El Ele-ler. Kol kola-lar. Gönül gönüle-ler.

Biraz önce,
Yol kenarında, uzaktan görülen,
Küçük, şirin bir Caminin bahçesinde idim.
Her taşı konulur iken, ‘Besmele’ çekilmiş.  
Yeni yapılmış Cami, küçük ama bahçesi büyük.
Yeni güzergâh düzenlemesinde,
Yıkılan binaların yerine yapılmış.
Sosyal Tesisleri, lokantaları bir yana,
Kitap Sergisini gezdim - gördüm.

Amerika’nın, Rusya’nın,
Vatikan’ın arşivinde olan,
Türk kütüphanelerinden çıkan,
Eski dönem, dini anlatıları,
Dini hikâyeler…
Farklı durumlarda,
Davranış, kavrayış, anlayış öğütleri.

Komisyon çevirisi,
Ve dil sadeleştirmesi,
Komisyon onaylı,
Yeni baskı, İncil ve Kur’an.
İncil’de, eskilerinden farklı,
Numaralı dipnotlar eklenmiş.

Küçüklü, büyüklü,
Cep kitapları da var.
İlahi kitapları da.
7 ayrı dil de.
Çok kitap alırsanız,
Bir de çantayı, ücretsiz veriyorlar.

Yeni yazılan şiirler, çok az.
Yeni ilahi sözleri de.
Yol da giden gençleri gördükçe,
İçimden bir ses,
Birkaç yıl sonra,
Buraya gelince,
Amerikan, Türk ve Rus…
Diğer başka milletlerinde,
Komisyon onaylı,
Yeni kitaplarını,
Yeni dönem şiirlerini de,
Bu raflarda göreceğimiz umudu.
İçimi titretiyor.
Bir sevinç kaplıyor yüreğimi.

Ben de katılıyorum o kervana.
Meryem Ana Kilisesinde,
İçinde, dışında ve bahçesinde,
Okunacak ilahileri dinlemeye…
Elimdeki küçük kitaptan da,
Sözlerine bakarak, onlar ile birlikte okumaya.
Hem de, yedi dilde…

Geleceğe, birlikte yürür iken.
Ortak yaşam değerlerimizi,
İnsan, birey ve toplumsal bağlarımızı,
Karşılıklı sorumluluklarımızı,
Yenileyeceğiz. Yeniden öğreneceğiz.

BU YÜRÜYÜŞÜ,
BİZLERE, NASİP ETTİĞİ İÇİN;
TANRIYA, ŞÜKÜR ETMEYİ.

ORTAK, DUA ETMEYİ.
Sevdiklerimle ve çocuklarımla,
Bu yürüyüşe katılmayı,
Tanrı’dan diliyorum.
Ankara, 25.01.2018 17:00
……. 

Bu dilek notta,  şimdilik dursun. YAYINLAMA. 

…………….  
KIYMETLİ RUSLAR,

Günümüz savaşları, uzaktan atılan ‘Füze Savaşları” gibi gözükse de; - bana göre – karşı tarafa insan zayiatı vermekle birlikte, toprak – arazi savaşları olacaktır.
Avrupa kıyısındaki, Avrupa ile sınırdaş, her Rus Oblastı meydanında, 2. Dünya Savaşındaki insan kaybını gösteren bir büyük levha olmalıdır.  Belki de her Oblast’taki kayıp detayları.

Hayat budur. Dünya budur.
Var olabilmek için, bu yaşanmış gerçeği, özellikle o bölgede olanlar, canlı olarak hissetmelidirler.

O KADAR İNSAN KAYBININ NEDENLERİ, KAPALI KAPILAR ARKASINDA, HER YIL KONUŞULMALIDIR.
.
Avrupa’da bazı merkezlerin de, ülke içi kapalı çalışmalarında, amaçlarından birisi de;
Rusya’da Rus, Türkiye’de Türk nüfusunu yok etmektir.
Ekonomik istikrarsızlıklar, gelir dengesini bozarak, sosyal anlayış değişimi vb. nedenler ile – kaliteli nüfus artışını – önlemektir.
Yatağa girince, hanıma söyleyiniz. Mevcut’a bir çocuk ilavesi…

Aklınızda bulunsun. -J

……
Dönelim TÜRKİYE’YE,

Çok geçmişte, 1875 ler ya da Jandarmanın kuruluş yılları sonrası olabilir.
Üç – beş  –önemli- olay yaşanıyor.
Neden ve nasılı? Anlaşılamıyor.
Bir tanesi çözülüyor. Yakından tanıdıkları bir Müslüman Ermeni! Ve hiç kimse, o kişinin Ermeni olduğunu bilmiyorlar!
Daha başka olaylar.
O kişinin, o olay öncesi, etnik geçmişinin, ‘Müslüman Ermeni’ olduğu bilinse, hem o olay olmayacak ve hem de, yakından tanıdıkları o kişi de, o olaya karışmamış, kurtulmuş olacaktı. Onu, o olayı yapmaya zorlayanların elindeki koz da, böylece kaybolacaktı.

O tarihlerden sonra en büyük ŞAŞKINLIKLAR !!! Kapalı etnik kimlik nedeni ile yaşanmış. ve o şaşkınlık, yok oluşa yönelmiş. KİMİN YAPTIĞINI BİR YANA BIRAKINIZ. NE YAPACAĞINIZI, NE OLACAĞINI BİLEMİYORSUNUZ.

Bu konuyu anlatan kişi, eski Türkçe, bir Osmanlı Subayının, Türklere özel, el yazısı bir not defterinden okuduğunu söylemişti. O KİŞİ DE, BU İŞLERİN NE OLDUĞUNU ANLAYAMAMIŞTI. Ben de, detayları çok dinlememiştim. Şimdi anlıyorum.  O dönem subayları, ‘kapalı etnik kimlik’ – ‘Müslüman Ermeni’ konusunu da tam bilmiyor ve yöresel, tek tük sanıyorlardı.  

ENVER PAŞA konusunda da, - sanıyorum – hiç kimse, onun Ermeni olduğunu düşünemiyorlardı. Galiba, kritik dönem de, Savunma Bakanlığı da yaptı.
Gerçekte, Enver Paşa, vatansever, Türklere de, kesinlikle zarar vermek istemeyen bir komutandır. Onu yönlendirenler, başka şekilde motive ediyorlar.
Açık ‘Müslüman Ermeni’ etnik kimliği ile,  o görevlerde bulunsa, yakın, etnik olarak Türk olan arkadaşları da var idi.  O arkadaşları; ‘Ermenilik damarın tutmasın! Sen o işleri bilmezsin. Aklını başına al. O konuyu şöyle yapalım.” Diyebilecek kişiler ile, güven içerinde çalışabilirdi. Daha sonra da, o yalnızlığa düşmezdi. Teselliyi, Asya bozkırlarında aramazdı.!!! Kendisini, bu topluma yabancı hissetmez. Ayaklanan ve yabancılar ile işbirliği yapan Ermenilere karşı ortak mücadele de de, iyi bir konumda olurdu.

KAPALI ETNİK KİMLİK, BU DERECE ÖNEMLİ KONUDUR.

Bu kadar.
.
30.01.2018 06:14


………  

16 Ocak 2018 Salı

AMERİKAN ve RUS, ADALET BAKANLIKLARI için, bir fantezi!

Farz edelim ki, Avrupa’da bazı merkezler; Amerikan, Rus ve Türk Dış İşleri Bakanlıklarında, son 40 – 50 yılda, fark edilemeyen bir anlayış değişimi yarattılar. 
Buna uygun, personel örgütlenmesi, personel seçimi yaptılar.
Görünüşte, etnik bir algı yaratılmaması için de, o anlayış ve sisteme uygun, başka etnik gruplardan elemanlar seçtiler. Görünüş ve hatta bazı durumlarda vitrin, dış görünüş normal ama içerik ve uygulama farklı bir yapı oluşturulmuş. Olabilir! Ya da, çalışma sistemini bozmuş olabilirler.

Belki de, hiç böyle bir tehlike ve tehdit yoktur.  Anlayış ve sistem eskimiştir. Yeniye geçişin gereğini görmüyorlar.  O eksikliği hissetmiyorlar. Para, bütçe ve personel denetimini tam ellerinde sanıp, göreve gelen ve gelecek dış işleri bakanlarını da yanıltıyorlar. Bazı eksiklerin, Avrupa da o merkezler ile hiç ilgileri yok.  Kurum, kendisini yenileyemiyor.

Dış İşleri Bakanlıklarına, dış müdahalelerde bulunup, bu eksikliği tanımlayıp, giderecek başka bir oluşumda yok. Bakanlık dışından bir oluşuma da izin verilmiyor. İstenmiyor.

KARŞI ÇÖZÜM:

Amerikan ve Rus Dış İşleri Bakanlarının  - bakanlık yönetim personellerinin haberleri yok iken -J, Amerikan ve Rus Adalet Bakanlarının yetkilendirdikleri üç – beş’er kişiden oluşan gruplar, birlikte bir çalışma yapacaklar.

AMERİKALI HUKUKÇULAR, YANLARINDA, kendi seçtikleri (Maliye Bakanlarının önerileri dikkate alınarak, dört beş kişi arasından iki temsilci) MALİYECİLER ile birlikte, AMERİKAN DIŞ İŞLERİ BAKANLIĞI ve önceden belli – seçilen bazı önemli ülkelerdeki Amerikan Büyükelçiliklerinde, 3 ay ile 7 ay arasında incelemelerde bulunacaklar.

RUS HUKUKÇULAR, YANLARINDA, kendi seçtikleri (Maliye Bakanlarının önerileri dikkate alınarak, dört beş kişi arasından iki temsilci) MALİYECİLER ile birlikte, RUSYA DIŞ İŞLERİ BAKANLIĞI ve önceden belli – seçilen bazı önemli ülkelerdeki Rus Büyükelçiliklerinde, 3 ay ile 7 ay arasında incelemelerde bulunacaklar.
….. 
Bu bir teftiş değildir. Denetleme de değildir.
Durum tespiti, gözlem ve öneri raporları hazırlanıp, ilgili ülke devlet başkanı - cumhurbaşkanı, Dış İşleri Bakanlarına sunulacak.

Checklist konu başlıkları, Amerikan ve Rus Adalet Bakanlığı Hukukçuları tarafından ortak hazırlanacak ama çıkan sonuçlar her ülkenin kendisine has olacaktır. Birbirlerine bilgi verilmeyecektir. Bununla birlikte, ortak tartışılıp – üzerinde konuşulmasında sakınca olmayan bazı işlemlerde, ortak değerlendirmeler de yapılabilir. Bunu, her ülke kendisi karar verecektir.
…. 
Bu çalışmaya, kenardan dâhil olacak, çağırılınca gelecek Türk Adalet Bakanlığındaki bir eksiklik, etnik olarak Türk Hukukçu, yönetimde yoktur. Ya da çok azdır. Tamamına yakını, Müslüman Ermenidir-ler.

Amerikan ve Rus tarafında da, -yalnızca bu çalışma için- tek sınırlama; denetçi, görevli gruplar arasında, Amerikan ya da Rus Ermenisi olmayacaktır. Türkiye’de de, bu tür bir görev – konumda olabileceklerin hepsi Müslüman Ermenidirler. Aralarında, tahminim,  etnik olarak hiç Türk yoktur.

Bu sorunun çözümü, nasıl olacaktır?

Türkiye’de, devlet görevinde olan hukukçuların bir kısmı, 1970 li yıllarla kadar, yanlarında Türk barındıran ve adam yetiştiren insanlardı.
Şu an da, Adalet Bakanlığında ve Cumhuriyet Savcılıklarında görevde olan,  Müslüman Ermeni Hukukçuların önemli kısmında, bu duygu ve anlayış vardır. Türkiye’nin, Milli Türk Ermenilerinin geçmişlerinde, bu örnekler çoktur. Bu örnekler, istendiği an somutlaştırılabilir.

İç, özellikle Avrupa’da bazı merkezler kaynaklı dış, çok farklı nedenler ile, Adalet Bakanlığındaki, Müslüman Ermeni hukukçular, bürokratlar değil, malzeme alımı, inşaat ihalesi, bazı politikacılardaki tahmin edilecek, bilinen nedenler ile personel alımına müdahaleleri ile oluşan bu konudaki açık, açık konuşularak kapatılabilecek durum ve düzeydedir. Türkiye’deki (eski) Müslüman Ermeni Hukukçuların, bürokratların bir kesimi, bunu anlayacak ve çözecek kapasitededirler.  

Amerika ve Rusya’da, Dış İşleri Bakanlıkları checklist-lerini oluşturma çalışmalarına,  Türkiye’den katılacak – sadece bu çalışma için -aile geçmişi Müslüman Ermeni olmayan Adalet Bakanlığı ve Maliye Bakanlığı temsilcileri, o denilen düzeyde, geçmişi Müslüman Ermeni olan bakanlık yetkilileri tarafından seçilip, gerekiyor ise, yeni personel alımı yapılıp, yetiştirileceklerdir.  Belki şaşırtıcı olacak bu durum, Türkiye’de, geçmişte de vardır.  Bizim, Milli Müslüman Ermenilerimizin bir kısmı böyle iyidir-ler.  Onlar ile bir bütünüz.

Kaldı ki, Türkiye Adalet Bakanlığı yöneticileri, temsilcileri, hâkimleri iyi tanırlar. Aile geçmişi Türkmen olan, emekliliği yakın hâkimler, ya da görevdeki genç hâkimlerden seçilecek bazı kişileri, ortak çalışmaya gönderebilirler.   
…………….

SONUÇ: Yeni döneme hazırlıkta, yeni döneme geçişte, gerek anlayış, gerek personel, gerekse, kaynakların –imkânların kullanımı, eksikler, savurganlıklar,  konularında,

Amerikan, Rus ve Türk Dış İşleri Bakanlıklarının, BAKANLIK DIŞINDAN,  ilgili ülke Devlet Başkanı – Cumhurbaşkanı tarafından, Adalet Bakanı koordinasyonu ile -yetkilendirilerek gönderilecek - personel tespiti, dış temsilciliklere - büyükelçiliklere gidince, orada ne yapıldığı – nasıl yapıldığının incelenme checlistinin birlikte hazırlanması ama “SONUÇLARIN O ÜLKEYE HAS KALMASI” kaydı ile bir ortak çalışma önerisidir.   

……. 
 Arz olunur.

16.01.2018 15:21
…….
Ek: Bu çalışmanın her safhası, Avrupa’dan gizli yürütülecektir.  Hiçbir detay ve sonuç, onlara verilmeyecektir. Bu nedenle, kapalı bir üçlü – özel - çalışmadır.

……

12 Ocak 2018 Cuma

AMERİKA, RUSYA, UKRAYNA; Türkiye’de, ilk seçimlerde, BELEDİYE MECLİS; İL GENEL MECLİS ÜYELERİ SIRALAMALARI NASIL OLACAK?

İstanbul, Ankara, İzmir gibi büyük şehirlerde; Ak Parti, (Seçime AK Parti ile birlikte katılacak MHP), CHP ve HDP nin, Belediye meclis üyesi ve İl Genel Meclisi, seçime katılan listede, aday sıralamaları böyle olacak.

2 - etnik olarak, Türk.
1 - etnik olarak, Müslüman Ermeni.
2 - etnik olarak, Türk.
1 - etnik olarak, Müslüman Ermeni.  
2 - etnik olarak, Türk.
1 - etnik olarak, Müslüman Ermeni.  
…..
….
Seçim sonrası, seçilen üyelerde etnik denge de, böylece sağlanmış olacaktır.

Bazı küçük seçim bölgesi olan illerde, o ilin nüfus etnik dengesi çok farklı ise, (Örneğin, Başbakanımız Binali Yıldırım’ın vilayeti Erzincan’da, ana nüfus ağırlığı Müslüman Ermenidir. Bir başka vilayetimiz de de, Türk nüfus yoğunluğu fazla olabilir.
Bu durumda liste sıralaması;

5 -Müslüman Ermeni
2 -Türk
5 -Müslüman Ermeni
2 -Türk
….

Yine küçük vilayetlerde,  etnik olarak Türk fazla ise; etnik olarak, üstteki sıralamanın tersi bir liste hazırlanacak. Seçilenlerde, (Belediye Meclis ya da İl Genel Meclis Üyeleri) hangi partiden olur ise olsunlar, bir etnik denge – düzen gelmiş olacaktır.
Belediye Başkanı ya da Vali, herkesi, etnik olarak,  kendisinden görmeyip, normal çalışma düzenine girecektir.

…………………………………
(AMERİKA, RUSYA, UKRAYNA Elçilikleri, Hukuk Servisi çalışanları, kendi ülkeleri ADALET BAKANLARINA, daha gerçek ve doğru rakamları verebilirler. Buradaki rakamlar ve bilgiler yüzeyseldir. Konuyu anlatmak için, ön taslak çalışmasıdır. İlgili bakan ve bakanlığa konu aktarılır iken, daha detay bilgiler iletmeleri dileği…)

Türkiye’de, bazılarının nüfus sayıları, ilçe olabilecek yeterlilikte, çok az da olsa, toplam 80 vilayet ( = il ) vardır. Bu illerde, diyelim 15 İl Genel Meclis üyesi, o il sınırları içerisindeki tüm seçmenlerin katılımları ile seçilir.

Belediye olan il ve ilçelerde,  o belediye sınırları içersinde olan seçmenler tarafından, diyelim 30 Belediye Meclis Üyesi seçilir. Bu sayının yarıdan fazlası, seçimi kazanan Belediye Başkanının, siyasi partisine aittir.

BU SİSTEMDE, AKSAKLIK, YANLIŞLIK – ŞURADA OLUYOR:

Almanların, basında yayınlanan, bir eski raporlarına göre; Türkiye’de, 27 etnik grup vardır. Orada sayılan 20 Etnik grubun, ‘Müslüman Ermeni’ oldukları bilinmiyordu.
Türk – Türkmen sanılanlarında bir kısmının, kapalı etnik kimlik ile, Müslüman Ermeni oldukları halde, kendilerini farklı tanımladıkları bilinmiyordu.

Seçilen Belediye Başkanının partisinden ve muhalefet partisinden seçilenlerin, o 20 etnik gruptan kişiler oldukları biliniyordu. Ortada, hiç Ermeni yok. GERÇEKTE, BELEDİYE BAŞKANI DA, İKTİDAR – MUHALEFET TOPLAM 30 BELEDİYE MECLİS ÜYELERİNİN TAMAMI, MÜSLÜMAN ERMENİ İMİŞ! Türkler, bunu bilmiyorlardı.

Bu örgütlenmenin, geri planı, o şehir; hazine – devlet arazilerini, istedikler gibi kullanmaları. İhalelerde, Belediye Başkanına itiraz edecek kimse kalmıyor.

SOMUT, BAZI ÖRNEKLER:

Ankara – Çankaya İlçesi, eski Belediye Başkanı, bu konuda hapse girdi.
Belediye Meclis Üyelerinin, tamamı Müslüman Ermeni olduğu için, dışarıya sır – bilgi sızmıyor. Her işte de, bunlara rüşvet-para verilmiyor. Gözüken, bilinen dışında, arsa verilen müteahhitlerden, her ay para tahsil edilip, Belediye Meclis Üyelerine dağıtılıyormuş. Bunun, ses bandı yayınlandı.

İkinci olay; - şu an, hükümette, Şehircilik bakanı olan Mehmet Özhaseki ile ilgili konu - o dönemin Kayseri Valisi, soruşturmaya gerek görmedi. İzin vermedi. Ama anlatılan sistem ve o işte kullanılan defter kaydı çok enteresandı. O kişi hapiste ya da çıkmıştır. GÜVENCE VERİLEREK, GÖRÜŞÜLEBİLİR. Orada anlatılan sistem çok güzeldi. -J Konuların anlaşılması açısından.

Bir başka eski konu: Benim Maliye Bakanlığında duyduğum konu idi.
CHP Genel Başkanlığı da yapan, şu an Almanya’da olan Deniz Baykal’ın, Ankara – ORAN SİTESİndeki evini yapan müteahhit, benim, bakanlıktan  - memuriyetten atılmamı istemiş. Çünkü, o bir Türk, memur olamayacakmış!
Belediyeler ile, politikacılar ile bu derece yakın olanların, Türkiye’de, Müslüman Ermenilerin, bakanlıklarda hakimiyetlerini sağlama Komitesi, komisyonu gibi bir şey söylenmişti. Onların; bakanlardan, siyasi parti yöneticilerinden, Liderlerden, Belediye Başkanlarından daha üst pozisyonda oldukları iddiaları.

O apartmanı yatıran kişiyi, hiç tanımıyorum. O yıllarda, konuyu tam anlamamış, gülüp, geçmiştim Deniz Baykal’ın eski sekreterinden bu konuyu sorduğumu da hatırlıyorum.
O kişi bulunur. Yanlış bilgi de var ise, özür dilenilir…

TÜM, BU TÜR DURUMLARI ÖNLEMENİN YOLU:
BELEDİYE ve İL GENEL MECLİS ÜYELERİNDE, KAPALI ETNİK KİMLİĞİ KALDIRIP, yukarıda örneklenen şekilde, ETNİK DENGE SAĞLAMAKTIR.

……………  

SEÇİM SİSTEMLERİNİN İNCELENMESİ ve YENİ BİR SEÇİM KUNUNU hazırlanması konusunda, ABD, Rusya, Ukrayna Adalet Bakanları bilgileri dâhilinde, bakanlık personeli:
Rusya Adalet Bakanlığından,  1 Rus, 1 Türk Hukukçu.
Ukrayna Adalet Bakanlığından, 1 Türk, bakanın uygun göreceği, Ukraynalı bir Hukukçu.
ABD Adalet Bakanlığından, 2 Amerikan Hukukçu ile,

Türkiye Adalet Bakanı, Ankara, Cumhuriyet Başsavcısının bir toplantı yapması dileği: 

BURADA ADI GEÇEN ÜLKELER İLE, UZUN VADELİ BİR DOSTLUK ve İŞBİRLİĞİNE GİDECEĞİZ.
Ülkemizin, halkımızın iyiliğine isteyen bu ülkelerin, Adalet Bakanlıklarından, hukukçularından, yardım, görüş almamız gerekir.
İleride, onların talepleri olur ise, bizlerde, aynı amaçlı o ülkelere gideriz.

Türkiye’nin Adalet Bakanı, onun katılamadığı toplantılarda, Adalet Bakanlığı Müsteşarı başkanlığında, önümüzdeki HER AY – ANKARA’DA bir TOPLANTI.

İlk gelişlerinde, belki üç – beş gün, bir hafta kalırlar.
Eldeki bilgiler dışında, bazı yeni bilgiler isterler. Onları değerlendirir iken, diğer seçim sistemlerini de incelerler. Yeniden, ay da bir, Ankara’da buluşma.

………
BU İŞİN KOORDİNASYONUNU ve MÜTERCİM _ TERCÜMAN TEMİNİ konularında da, daha iyi organize oldukları için, ABD nin Ankara Büyükelçiliği - Hukuk Bürosunun yapması daha iyi olandır.

BU KOMİSYON, BURADA YAZILMAYAN ÇOĞU KONUDA DA, FİKİR VEREBİLİR. TÜRKİYE’NİN BU DÖNEM DE, BUNA İHTİYACI VARDIR.
………..

İşin Mali Portresi ve mali sorumluluğu:

Şu an, Karadeniz Üçlüsü + ABD Ülkelerinden, bu tür uzmanlar gelince,
Konaklama, yemek, ulaşım hizmetleri, belli bir standartta veriliyor.

Amerikalı Uzmanlara, bakanlık görevlilerine,  çerez parası,
Rusya’dan gelenlere de, kendi ödeneklerinin ceplerinde kalması ve geliş gidişlerinde, Rusya’daki aile bireylerine, küçük hediyeler almaları için, -yasal, açıktan - aylık, az miktar para ödeniyor. Diye biliyorum.

Bu durum, biraz özeldir.
İlkinde, bir hafta, daha sonraki gelişlerinde, iki-üç gün ve sürekli… Belki bir ya da 1.5 yıl.
Hep her ay, toplanılacak. Başka deyişle, Türkiye uzmanı da olacaklar.
Seçim dönemi, seçim sistemleri dışında, yeni Seçim Kanunu hazırlanmasına da katkıda bulunacak  - sürekli üye – olacak olanlara, klasik ödenti dışında, 2 Amerikan, 2 Rus, 2 Ukraynalı, Bakanlık Temsilcisi hukukçulara,  bir seferliğine, 10.000.- ‘er, ABD Doları, şahsi – bireye ödeme yapılması için, ilgili ülke Adalet Bakanlığına bilgi verilmesi.

Yaz dönemi de, ailecek, -var ise- Adalet Bakanlığı, Deniz Tesislerinde tatil daveti.
Ya da, başka bir Kamu Kurumu Tatil Beldesinde…  

------
SONUÇ:

Adalet Bakanımız, Baş Savcımız uygun görürler ise, seçimlere daha çok zaman var iken, bu tür bir ortak çalışmaya şimdiden başlanılması, ortak çalışılacak kişilerin, konu hakkında yeterli ön bilgilere sahip olmaları için bir süre oluşacaktır. Böylece de, dış – başka müdahalelere gerek olmadan, GELECEKTE BİRLİKTE OLUNULACAK, dost ülke hukukçuları ile, gerektiğinde, çok konuda, görüş alış-veriş fırsatı da ortaya çıkacaktır.

Bu amaçlı bir öneridir.

Bilgilerinize arz olunur.


12.01.2018 17:23

Son ek : Bu komite ile, İçişleri Bakanlığı, hileli, yanlış beyan, sahte ya da kötü amaçlı vatandaşlık ayıklama kurulu da, ortak çalışmalar yapabilirler.
.

10 Ocak 2018 Çarşamba

EMEKLİ GENERALLERİMİZ ve EMEKLİ POLİS ŞEFLERİMİZDEN BİR TALEP:

TBMM DIŞINDA – YAKINLARINDA, GÖSTERİ YASAĞI VAR.

TBMM ye girip, kontrol noktasını geçtikten sonra, bahçe’den TBMM Başkanı odasına gidiş güzergâhında, - sanıyorum – bu yasak yoktur.

(Geçmişte, F-16 projesinde, bana yapılan haksızlığı protesto eden Amerikalı arkadaş, bu tür bir yönetmelik açığından yararlanarak, pankart yazıyı, sağa – sola göstererek, atölyeden, karargâh binasına gidiş yolu üzerinde, bu gösteriyi yapmıştı.)

Ankara’da ikamet edip, durumu – sağlığı müsait olan emekli komutanlarımızın
((Geçmişte, ABD Hava Kuvvetleri, Türk Hava Kuvvetleri’nin,  (Program Management Review – PMR ) denetlemeleri sonrası, ‘Sevdiğim kız ile evleneceğim. Bu para, bu maaş bana yetmiyor. ABD ile yapılan anlaşmada, kontrattaki yasal maaş hakkımı isterim.’ İle başlayan bu mücadelemde, bana karşı çıkan Generallerimiz gibi, bana destek olan Generallerimizi de; ‘Kimlerdir’ bilmiyorum. Gözükmeyen destekçiler olmasa, o dönemler atlatılamazdı. Konumu bilen, o gözükmeyen komutanlarımız, polis şeflerimizdendir bu talep. İş uzadıkça, bende nedenlerini araştırır iken, bu blogda yazılan sonuçlar ortaya çıktı.))
toplu olarak TBMM Başkanı İsmail Kahraman’a gidip, durumu, durumun aciliyetini bir kez daha anlatmaları dileğinden ibarettir.

Artık yaşlandım. Haber konularına odaklanamam. TRT deki memuriyet dosyamı getirterek, TBMM de, kütüphanede göreve başlamak istiyorum. Normal çalışma süremi, TBMM de tamamlayacağım. Biraz kendimi toparladıktan sonra da, görevli olarak Rusya’ya gidip, evlenecek Rus kızı araştıracağım. KONUNUN, ÇATIŞMANIN, ANA BAŞLANGIÇ NOKTASINA, YENİDEN DÖNECEĞİM.

Bir başka saldırı noktası da; ABD Hükümetinin ve Türk Hükümetinin, kısaca, uygulama kusuru tazminatı verdiklerinde, bu parayı, doğru kullanmamı önlemektir.
İlk bulacağım Rus Kızı ile, Rusya Hükümeti de izin verir ise, Ankara elçilindeki lojmanda, çocuk yapma denemeleri yapar iken, o paranın değerlendirmesini kendim yapacağım. 

Daha gelecekte de, Sakarya 7 Göller, Türk – Amerikan Lisesi ve Akdeniz Sahili, Türk-Rus Tatil Köyleri öncelikli, diğer yeni projelerde görev alacağım.

Özetle, TBMM Başkanı Odasına gidiş yolunda ‘HER ŞEY, VATAN İÇİN’ sloganları atsanız da, içinizden; ‘HER ŞEY, RUS KIZI İÇİN.’ Diye, gülümsemenizi dilerim.
Çünkü itiraf edeyim. Rus Kızlarını seviyorum.

TBMM Başkanımız, memuriyet tayinimi yapmaz ise, üzerimdeki başka –hayali- hesapları bozmak için de, TBMM de, SSK Sözleşmeli olarak göreve başlamaya da hazırım. POLİTİKA, BENİM İÇİN TAMAMEN BİTTİ. Aile düzenimi kurmaya odaklanacağım.

Bu desteği umar ve beklerim.

Saygılarımla.

…… 
10.01.2018 11:32

…………………………
EK NOT :

Aşağıdaki mesajda verilen örnekte, anlaşılmaz bazı konular varmış.
Ruslar, mürettebat İngilizce konuştuğu için, ‘Amerikan Uçak Gemisi’ sandıkları geminin, İngiltere’nin uçak gemisi olduğunu, denizden topladıkları mürettebatın sorgularında öğrenmişler. O bölgeden, ‘YAYIN YASAĞI’ olduğu için, diğer detaylar öğrenilemiyor. Çünkü, Amerikan Özel Kuvvetlerinin, üst katını ele geçirdiklerini Uçak Gemisinin de, ‘Rus Uçak Gemisi’ olmadığı anlaşılmış. Ruslar; ‘Bizim Uçak Gemimiz yok!’ açıklaması yapmışlar. 

Hayatta ve dünyada, neler oluyor?

… 

10.01.2018 11:51

6 Ocak 2018 Cumartesi

NE YAPMAYA ÇALIŞIYORUZ? Bir başka konu başlığı

Diyelim ki, Amerika Birleşik Devletleri, Arap Körfezi ya da Arap Denizi hâkimiyeti için, çekişmeye ve çatışmaya girdiler…

Rusya Ordusu, bir Amerikan Uçak Gemisine, bilinmeyen bir torpido füze fırlattı ve beklenenin üstünde bir hasar ile, gemi personeli denize atladılar.

Önceki anlaşmalar gereğince, Ankara, Amerika ile Rusya arasında, Nükleer Savaşı Önleme Komitesi; komite toplanıp, ilk değerlendirmeyi yapana kadar,  Ateşkes ilan edildi.
Rus Ordusu kurtarma ekipleri, ateşkes süresince, denizde arama ve kurtarma yapıyor.
ABD den gelen komite üyeleri, Moskova ve Washington’daki, Dış İşleri ve Savunma Komisyonları – sadece, çatışma bölgesi Arap Körfezi için - bir sonuca varamadılar.

Ateşkes süresi, ortamı, koşulları bitti.
Amerikan Ordusu Silahlı Kuvvetleri, özel birimleri, denizden gemiye girip, bir Rus Uçak Gemisi, yönetim merkezini ele geçirdiler. Gemi Personelini de esir aldılar. Alt kata indirdiler.

Ne Amerika Birleşik Devletleri Halkı ve ne de Rusya Halkı, çatışma bölgesi dışında, kendi ülke topraklarında, bir tehlike hissetmeyecekler.
Olaylar, gelişmeler, o bölgede büyür ise, can kaybı da olur ise, her iki ülke sınırları içerisindeki, Amerikalılar ve Ruslar’a, o ülkeyi terk etme süresi verilecek. 

Bunun bir diğer anlamı: Amerikan ve Rus Ordusu, iki ülke arasında, böyle bir ihtimal oluşabilir! Bilinç ve bilgisi, ihtimali ile de hareket edecekler. Orduları, canlı ve diri olacak.  

O ülkelerde toplanan komisyonlar ve iki ülke devlet başkanları, Arap Körfezindeki sorunun, uzlaşma – anlaşma ile bittiğini açıkladılar.

Esir alınan asker değişimi, dostluk ölçülerinde yapılacak.  
BU MÜMKÜNDÜR.
………………………… 

Ülkemizde, Rus Ordusu ile savaşırken, geçmişten gelen bazı bilgiler vardır.
Geçen, çeşitli süreçlerde, bunların çoğu unutulmuştur.

O bilgilere göre;
Rus Ordusundan bir grup esir alınca, etnik olarak, Rus ve Türk olanlar ayrılır.
Hiçbir zaman, Türk bir Rus Askeri, yanında bir Rus olmadan, sorguya alınamaz!
O bir Rus Askeridir. Bu gerçeği unutacağı ortam hiç yaşatılmaz. Buna zorlanmaz. 
(Sorgu, eski sistem, o bölgede nerelerde oldukları, asker sayısı, silah çeşidi, nereye gidecekleri vb.)
Bu sorguda, olabildiği kadar, ölçülü – saygılı davranılır. Etnik olarak, Rus ve Türk olanlar, ayrı bölüme alınırlar.

Başka tür bilgi sorguları, kalan diğer askerlerden yapılır.
Bu sorguda, kendi ülkesine, kendi ordusuna, silah arkadaşlarına ihanet boyutunda sözler sarf eden ve bilgi verenler de, - çok dikkat çeken bazılarının sorgularına – esir Rus ve Türk davet edilir.  Gerektiği anda, karar onlara bırakılır!!!

Dost ülke toplumlarının Savaşlarında bunlar çok yaşanır.
Ters bir komutan ya da başka durumlar var ise! Sorgucular başkaları ise, böyle güzel şeyler oluşmaz. Yine de, o kişilerin, ya da o komutanın, savaşılan ülke halkının kimler oldukları hatırlatılmaya çalışılır.  

İngiliz Ordusu ile yapılan savaşlarda, daha farklı bir durum vardır.
Uluslar arası, kitaplarda yazılı olan kurallara uyulması sağlanır.
Savaş sonrası, tekrar dost olacağımız da,  akıllara kazınır.

BUNLAR GİBİ, YENİ, MODERN SAVAŞ USÜLLERİNDE,
ABD – RUSYA, AVRUPA ÜLKE VE MİLLİYETLERİ ÇEŞİTLİLİK GÖSTERSE DE, “DÜNYA GÜVENLİ BÖLGESİ”: ABD, AVRUPA, KUZEY AVRUPA, RUSYA, YAKIN ASYA‘YA ÖZEL, SAVAŞ ESİRLERİ, YÖNETMELİK GÜNCELLEMELERİ…
Bu bölge ülkeleri, gerektiği an savaşacaklar ama birbirlerinde kalıcı düşmanlık oluşmayacak.

……
Eski dönem bitti, farz edelim!
ABD de, geçmişi Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) ya dayanan, Türkiye Cumhuriyeti’nin bilgisi dışında, ABD de olan, Türk Milleti, Türk Vatanı, Türk Toprağı aleyhine çalışan bir General bulunur ise… var ise …
Ona ne yapılması gerekir?

(Avrupa’nın bazı ülkelerine  -bu konu da- fazla güvenilmez!  
Geçmişte, bazı kötü uygulamalar vardır. Ben, dost ülke, ABD den bahsediyorum. )

İnşallah, çok uzun dönemli, sağlam bir temel atıyoruz.
Bunların, açık bilinmesi de gerekir.
Kendi ülkesine, kendi silah arkadaşlarına, ekmeğini yediği, bütçesinden emekli maaşı aldığı ülkeye ihanet edenlerin sonlarının bilinmesi, bu ülkeler; ordu mensuplarının, birbirlerine karşı, saygı ve güvenlerini de artıracaktır.

Açık işbirlikleri ve arkadaşlıkları da, kalıcı ve sürekli olacaktır.

Bu konu üzerinde çalışılması talebidir.

Arz olunur.

…..
6.01.2018 17:49

2 Ocak 2018 Salı

AMERİKAN HALKI’ndan, yakın dönem sonra, UKRAYNA ve BEYAZ RUSYA’da, nazik bir operasyon talebi.

Oldu olacak.
Amerikan Milleti, Amerikan Halkı ile, UKRAYNA ve BEYAZ RUSYA halklarının, uzun dönem – kalıcı dostluk e birlikteli için, geçiş döneminde nazik – etnik - operasyon, destek, talebi.

Çok akıl kârı değil ama göreve başlamadan önce, bunun da yazılması gerekiyor! 

Bu operasyonu, askerler yapamazlar. Dost ülkelerde de, askerlerin bu işlerden uzak durmaları gerekir.

Amerikan Devleti’ne bu konu nasıl anlatılır? Bunun yöntemini bilmiyorum. Bu ülkelerin, yeni liderlerini, gelecek dış yükümlülüklere, bağlara, bağlantılara sokmadan, esir almaya kalkışmadan, yönetime gelince çevreleme yapmadan, - tek ölçüt – açık ve net olarak, ülkesi ve halkı için çalışmak olacak olan, kendi etnik geçmişi ile evlenmiş, birer yeni lider. 

O ülkenin çoğunluğundan gelen, “Kara Deniz Üçlüsü + ABD“ oluşumunda, yeni felsefe ve yeni düzeni anlama kapasitesinde, üç - beş, yeni Devlet Başkanı ya da Cumhurbaşkanı lider adayı.

Rusya ve Türkiye Halkı ile birlikte, Amerikan Halkı, Ukrayna  - Beyaz Rusya – mevcut, görevde olan - Devlet Başkanlarının bilgileri ve izinleri ile, o ülkelerde, kapalı bir toplantı yapılacaktır.

(Burada, Amerikan Halkı, ya da Rus Halkını, Türk Halkını temsilen gelecek olan kişiler, önümüzdeki yaz dönemi ya da, bir sonraki yaz dönemi geçtikten sonra oluşturulacak, ‘Ortak Çalışma Gurubu’ unda olacak kişilerdir. Bunun ölçütleri, en az 6 ay, ya da bir yıl sonra belirlenecektir.)

Bu iki güzel ülke ile ya da bu bölge ile oynayan Avrupa’daki merkezler, bu bölgede Savaş çıkarmak istiyorlar  - dı! Bu kadar güçlüler!!! Belki, ABD de bazı önemli düşünce kuruluşlarını bile, bunlar –el altından – yönetiyorlardır!  Onlar çok güçlü olabilirler ama Amerikan, Türk ve Rus Halkları da çok güçlü ve deneyimlidirler.

Konu, özetle şöyledir:

Bırakınız, bu bölgedeki Devlet Başkanlarını, Türkmenya (  = Anadolu) da bizler bile, birkaç yıl öncesine kadar, farklı düşünüyorduk. Bilgi kaynaklarına inemiyorduk. Yanlış temel üzerine başka başka çözümler ortaya koyuyorduk. Bu tembellik ABD de oluşmuştu! Temel çıkış noktasında, hazır bilgi ve raporlardan yararlanılıyordu. Güncelleme yapanlar da, o bilgilerin gerçek olup – olmadığını kontrol edemiyordu. Etmiyordu. Bunun gereğini de düşünemiyorlardı.

Detaya girmeyeyim. Türkiye’de ve bu bölgede, konulara etnik temelden bakma gereği ve önemini,  ABD kaynaklı bir yazıyı okuduktan sonra anladım. !!! ABD de her şey yazılıyor ama hangisinin gündeme alınacağı kararında bir eksiklik var. Yönetim ve devlet anlayışının – modelinin geçmiş ile bağlantısı, düşünce ve yaklaşım boyutunda koparılmıştı. Yazarların, akademisyenlerin, çeşitli konularda yazıları, eserleri incelenir iken, o kişinin aile etnik geçmişinin önemini, 500 yıl sonra yeniden görüp, anlıyoruz.

Sanki, dünya devletleri, milletleri, bir hipnozdan geçmiş gibi idiler.
Son 150 yıldır da, Kutsal Kitaplar, Kutsal Tanrı Mesajları, biraz göz ardı edilmişti.
Bu şaşkınlık döneminde, liderlerin önemli kısmının ölçütleri değişmişti.
Doğru olarak algıladıkları - yanlışlar – vardı. Bu yanlışlar, sadece liderlere değil, toplumlara da kabul ettirilmişti. Bunu uygun, global, lider hazırlama kuruluşları da çok gelişmişlerdi. Yanlışları, ‘doğru’ olarak halka söylüyorlar, anlatıyorlar, halklar da alkışlıyorlardı. Kısaca, mevcut liderlerin bir kısmının da, suçu yoktur. Çünkü, halk yanlış düşünüyordu. Yanlışa alıştırılmışlardı.

Bu hoşgörü ölçütlerinde, mevcut Ukrayna ya da Beyaz Rusya Liderlerinin bilgisi dâhilinde, onlara da –gerekiyor ise- kendi ülkelerinde, kendi halkları arasında gelecek güvencesi vererek, -var ise- yaptıkları yanlışları ortaya koymak, eleştirmek değil, yeni döneme geçiş liderliğini de onlara yaptırarak, lider ve anlayış değişiminden bahsediyorum.

…..
Bunu okumadım. Bir yerlerden duymuştum ve şaşırdım. Doğru.

Türkiye’de, 1960 tan sonra, etnik olarak Türk olanların, Cumhurbaşkanı adayı olmaları önlenmiş.

Bunun yazılı bir kanunu yok. İktidar ve muhalefet, o dönemin iki büyük siyasi partisi, Adalet Partisi ve Cumhuriyet Halk Partisi,  parlamento içinden ya da dışından, Cumhurbaşkanı Aday Adayı olanların, mutlaka ‘Müslüman Ermeni’ etnik geçmişinden olmalarını sağlamışlar. Her iki karşı adayın da, gerçek etnik kimlikleri gizlenip, Türkmen oldukları söylenmiş. Halk böyle biliyordu. Herkese böyle söyleniyordu.

12 Eylül 1980 Askeri yönetiminden sonra ise, sadece Cumhurbaşkanı değil, Belediye Başkanları aday adaylarında da bu sistem – bu model uygulanmış. Seçime katılan 5 siyasi parti, beşinin adayı da ‘Müslüman Ermeni’. Bazen, birisi Kürt, birisi Türk, bir diğeri Arap ya da Arnavut rolündeler!

Türkiye’de, gerçek ‘Arap’ yokmuş. Örneğin, Siirt ve Adana’da, Arap sanılanlar da, gerçekte, ‘Arap’ rolünde, ‘Müslüman Ermeni’ imişler.
Açık etnik kimliğe geçilip, ‘Anahtar’ isim listeleri incelenince, - 1980 den sonra -  bütün Belediye Başkanlarının, farklı etnik geçmişten olduklarını söyleseler de, ‘Müslüman Ermeni’ oldukları – DAHA YENİ – öğrenildi.

…… 
(Bu bölüm, Amerikan, Rus ve Türk Halkları içindir. Sadece, onların okumaları dileği.
Ben, göreve başlayınca, günlük rutin işlerimi aksatmadan, evlenecek Rus Kızı bulmak için, belki ara sıra Ankara’dan, Rusya’ya da gidip -geleceğim. Rus Kızı bulunca da, ‘Çocuk Yapmak’ işi ile meşgul olacağım. Kafamın dinç, dikkatimin yoğun olması gereken bir konudur. İşim çok.
Bu komitenin hazırlık çalışmalarını, fikir eksersizlerini, sizlerin yapmanız dileği.)

BU MODEL DE, HALKIN SEÇİMİNE BİR MÜDAHALE YOKTUR.

Ukrayna’da, -sanıyorum- Ukraynalı, Rus ve Türk, toplam 3-5 etnik grup vardır.
Kaç Siyasi Parti olduğunu da bilmiyorum.
İktidar ya da muhalefet, + küçük partiler, yeni dönem Cumhurbaşkanı Adaylarının, etnik geçmişlerini açık olarak söyleyecekler ve adaylar; o ülkenin geçmişinde en etkili – en önemli, oraya adını veren, milliyet ve etnik gruptan olacaklardır.
Türkiye’de oldu gibi, BAŞKALARININ ADAY OLMALARI ÖNLENECEK.
KAPALI  - GİZLİ GÖREV BUDUR.  Başka türlü, başka bir yöntem ile, Avrupa’daki o merkezlerin ya da ülke içinde, dış destekli bazı grupların oyunları bozulamaz.
Yine duyum; - gerçeklik oranını bilmiyorum -  Beyaz Rusya’nın temeli, halkın çoğunluğu, 1917 Komünist Devriminde, mağdur edilen Rusların memleketi imiş.
Yeni döneme geçiş döneminde, her siyasi parti, onlardan birisini aday gösterecek.  

İLK ÜÇ CUMHURBAŞKANI ADAY ADAYLIĞINDA, kimseye duyurmadan, başkaları şüphe duymadan, bu çalışmayı nasıl yapacağız?
Ukrayna, Beyaz Rusya Cumhurbaşkanları görev sürelerini bilmiyorum.
Her durumda, üç dönem sonra, çok konu, doğru raya oturur.
Dış oyun engellemeye gerek kalmadan, normal sistem sağlamlaşır.

Bu kadar.
………………
2.01.2018 12:50

-------------
FARKLI BİR KONUDA, ÖZEL EK – NOT:

Yeni Dönemde, Türkiye – İsrail ilişkileri nasıl olacaktır?
Türkiye, yeni döneme geçiş sürecini tamamlayana kadar, İsrail ile mesafeli olacaktır.
Bunun anlamı; gerek iç güvenlik ve gerekse savunma sanayi konularında, tam uzak duracağız. İş birliğimiz olmayacaktır. Var olan anlaşmalar, iptal edilecektir.

Bunun bazı detayları ve nedenleri, Amerikan Yahudi’si, Türkleri artık tanıyan -J ABD nin eski Türkiye Büyükelçileri Eric Edelman ve John Bass’a, yeni bir Türkiye ziyaretlerinde anlatılacaktır.

Bir örnek vereyim:
General Dynamics (GD) Şirketi, Amerikan Yahudisi şirketi idi. F - 16 uçaklarını, birlikte yaptık. Mükemmel bir işbirliği ve ortak çalışmamız oldu.

Konu; Yahudilik değildir. İsrail’in hamlığı, abartılı iş yapması, -fırsat ele geçti sanıp- Amerika’nın verdiği o dönemki imkânı kötüye kullanması, niyetinden de şüphe duyulmasıdır.

Bazı parçalar, assemly olarak, farklı yerlerden gelir.
Biz de, Amerikan Savunma Bakanlığı ile İstanbul atölyelerimizde, yaptığımız bazı parçaları, ABD de, bir başka ürün yapımına, assembly olarak göndereceğiz. Bu bir üretim paylaşım ve planlamasıdır.

Geçmişte, 1616 Pylonda, bir ateşleme sistemini de, İsrail’de yapılıyor. Oradan alacağız.
Bunu, ABD de yapar! Türkiye’de yapar. O dönem, üretim planında öyle olmuş. Onu yapım malzemeleri, yapım tanımı, malzeme parçaları ve sistem GD nin.

Süresi geldi. İş tezgâhta bekliyor. Pylonlar bekliyor. İsrail, o parçayı göndermiyor!
Sanki, kendi yapıyor!???!!!!  Sözde, kendisini ağıra satıyor.  ARAYA POLİTİKACILAR GİRECEKLER. Konu basına yansıyacak. ÖNEMLİ BİR PARÇAYI, İSRAİL YAPIYOR. ONU GÖNDERMESİ İÇİN, RİCACILAR DEVREYE GİRECEKLER.

Bana taahhüt ettiğin bir malzemeyi, gününde, saatinde göndermez isen, seninle bir daha iş yapmam! Bunu öğrenmesi gerekiyor. Buna benzer şeyler.

Bu nedenle, Amerika ve Rusya ile, yeni atölye yapılanmaları-mızda sadece Almanya değil, İsrail için de yasak bölge olacaktır. BU KONULARDA, ÇOK MESAFELİ ve TEDBİRLİ OLACAĞIZ.
Yeni dönem de, yeni şekilde, Amerikan ve Rus, Bilgi Güvenliği, İş Güvenliği, Terzi Atölyelerimizde bile, dışarı, başkalarına, başka milletlere, Karadeniz Üçlüsü ülkeler dışında, başkalarına kapalılık olacaktır.
….. .

Her hangi bir Türk vatandaşının; aile güvenliği, nesep güvenliği, soy güvenliğini yok edici,  eşi ve çocuklarına, Ermeni saldırılarından bir yol ile haberdar olunca …   
Onları, bu zulümlerini yapmalarına teşvik, kendi ülkende, kendileri ile birlikte çalışma yapmaya zorlama hareketleri yapan İsrail vatandaşlarının, bir daha bu ülkeye girmelerini önleyici, kesin giriş yasağı konulması.
…..
Tüm bunlar ile birlikte, şu gerçek unutulmamalıdır.
Geçmişte, İspanya’da zulüme uğrayan, bir grup Yahudi, Türklere sığınmışlardır.  Ülkemizde, 500 yıl, kanunlarımıza uygun, Türkler ile uyumlu,  aile düzenlerine –karşılıklı olarak -  saygılı, ülkemizde kaldıkları dönemde, kötü anlarımız olmayan bir toplumdur.  Onların bir kısmı Amerika’ya, kalanlar da İsrail’e göçmüşlerdir.
İsrail Halkı, normal olmayan, sürekli savaş sürecindedir

Daha önce de bahsettiğim şekilde, mesafeli olacağız, iş ortağımız olmayacaklar ama Halk İşletmeciliklerimizde iyi sonuç aldığımız bazı projelerimizi, seçilen bazı ülkeler ile birlikte, İsrail’e de vereceğiz. Halklarının geçim sistemlerinin gelişmesine, katkılarda bulunacağız.
Halk İşletmecilikleri, Konaklama tesislerimizde, toplu – ailecek gelişlerinde kolaylıklar sağlayacağız. Halktan halka ilişkiler dışında, bazı konularda katı ve kuralcı olacağız.

Sistemlerimizi tam kurup, oturttuktan sonra, bu bölgede, rahat irtibat kuracakları, bir ülke oluruz. Kısaca, geçiş dönemi, mesafeli…. Tedbirli olacağız. Bizleri anlamalarını dileriz.
…………. 

Nasrettin Hoca, yolda gider iken, yağmur başlar.
Yağmur hızlanır.
Sokak dönüşü evi olan bir tanıdığı; ‘Köşeyi dönünce, ben eve gireyim. Şemsiyeyi sana vereyim. Islanmadan, üç – beş sokak ilerideki evine git.” Der.
O köşede, şemsiyeyi alır. Ertesi gün de, teşekkür edip, eve bırakır. 

Daha sonra, ne zaman bu tanıdığına rastlasa, ya da üç beş kişi bir arada olsa; ‘Ben o gün, şemsiyeyi vermese idim. Yağmurda çok ıslanacaktı! ‘

En sonunda, Nasrettin Hoca bunu, başkalarından da defalarca duyunca, Kasaba Meydanında, çok kişi arasında, aynı sözler tekrarlanınca, Nasrettin Hoca, meydan ortasındaki havuza, elbiseleri ile atlar.

Havuzdan çıkıp, o adama seslenir;

   - O gün, Şemsiyeni hiç vermesen, bundan daha fazla ıslanamazdım.

Bu konu ile hiç ilgisi olmadığı halde,  başkalarına anlatan kişiye de döner: O yine şemsiyesini vermişti. Sana ne oluyor? 
…… 
2.01.2018 14:06


Katkıda bulunanlar

Share it