Translate

13 Aralık 2017 Çarşamba

‘TÜRK EVİ’ MODELİ evlerin olduğu, ‘RUS MAHALLESİ’ nde, BİR AŞK HİKÂYESİ.

Geçmişte, o tip evlere; ‘TÜRKMEN EVİ’ denilirmiş. Daha sonra bu deyim kısaltılıp, ‘TÜRK EVİ MODELİ’ adı verilmiş.
Osmanlı İmparatorluğunda,  ekonomik ve sosyal gelişimi daha iyi Türkmenlerin, yaşam tarzı ve ev modellerinden esinlenilerek bu şekle dönüşmüş bir yerleşim, yapı, konut modeli. 

Uygun yer seçimi sonrası, arazi müsait ise, bahçe içinde, ya da bahçeler, yerleşim yerleri yakınlarında iken, avlu içinde, eğimli alan ise, çevre duvarı da olmadan, kendi eviniz dışında, ayrı girişi olan misafir evi de olmasının, daha gelişmiş hali.
….

Dedem, Türk Halk İşletmeciliğinin ilk kuruluş yıllarında, Amerikan – Rus – Türk ortaklığı bir Halk İşletmeciliğinde, iş ortağı olmuş. İstanbul ile ilk bağlantımız böyledir. O yıllarda da, bizim şehirde, bu evler yapılmış. Dedem’e de, aile adına, bu evlerden birisi verilmiş. Oradaki ev yerimizin bahçesi çok daha genişti.  Amcam, o evde kalmış. Küçük amcam da, ailecek buraya taşınmış. Dedemin yanında olan, küçük amcam da, buraya gelip evlenince, küçük amcam, büyük evde oturmuş. Ortanca evlat babam, Moskova’da bakanlıkta olduğu yıllarda, izin – tatil dönemleri memlekete gelince, daima boş tutulan, bazen de misafir olan, üst sağ köşedeki evde kalırdık. O yıllarda, Bursa’da, dedemin evi yoktu.  İstanbul’a gidince de, Rus Sitesindeki lojmanda kalırdık. İlk yurt dışı gezimde, ORAYI ÇOK SEVMİŞTİM.

Babam, emekli olmadan önceki yıllarda küçük amcam, oğlunun işi nedeni ile başka şehirden, normal ev satın almışlardı. O da bahçeli ama böyle bodrum + 2 kat değil. Bahçe içinde, ayrı bölümler yapmışlar.  Biz, buraya taşındık. Ablam, ağabeyimin tayini buraya yapılmış. 3 erkek, 2 kız, toplam 5 kardeşiz.

Annem hep söyler. “Bu ev olmasa, bizim hesabımız, 1 oğlan 1 kız ya da 2 oğlan 1 kız idi. En fazla, üç çocuk isterdik. Üçü de kız olur ise, başka çocuk yapmayacaktık.” Der ve gülerdi.  Ben, sondan ikinciyim. Baştan ikinci, tanıştırdığım büyük ablam da evli.  Onların ‘Türk Evi’ yok. Bizim, üç ev yanımızdaki ailenin iki çocuğu da küçük.  Üst dairenin birisini, ablamlara kiraya verdiler.  Yani, yalnız aynı mahallede değil, çok yakın bir dairede oturuyorlar. Komşuyuz. Bir çocuğu da, çoğu zaman, annemin yanındadır.  Ablam, bahçe işlerini sever. Her akşam iş dönüşü, ya da hafta sonra, bizim evdeler. Bahçede olurlar.

Liseyi bitirdiğim yıl, başka şehre göndermek istemediler. Burada, Muhasebe Meslek Yüksek okuluna gittim. Özel işyerlerine de göndermiyorlar. Halk İşletmeciliği ya da Maliye Bakanlığı, bu bölge  - şehirde bir iş olur ise, çalışma iznim var idi! Sen çıktın karşıma.  

….. 
Babam, Türkiye’yi baştan istemiş ama bizim bölgedeki halk işletmeliği daha iyi sonuç getirmiş. Oradan ayrılamamış.  Burada ihtiyaç olduğu için de, göndermek istememişler.
O yıllarda, Türk – Amerikan Lisesi açılıyor. İlk gidişimizde, bizlere; Türkçe – İngilizce, Dil Kursu denilmişti. Bir sene, bu amaçlı gitmiştik. Orada, liseye kaydolacağım, ailemin aklında yoktu. Ben de; ‘aileden ayrılamam.’ Diye düşünüyordum. O yaşta, her iki dili de çok iyi öğrendik. Öğrencilik hayatımın, en heyecanlı ve en unutulmaz yılı, o yıldır.  Dönem sonu, birbirimize, adreslerimizi verip, daha sonraki yıllarda,  yaz tatillerinde evlerimizde buluşup - görüşmeyi planlıyorduk. Son hafta, kendisi ya da ailesi, liseye devam etmeyi istemeyenler arasında idim. “Ev Hasreti’ ne dayanamayacakların sayısı fazla olunca, ailelerimiz ile yeniden görüşerek, beni de, seneye orada beklediklerini söylediler. Sakarya 7 Göller, Türk – Amerikan Lisesi öğrenciliği böyle başladı.

Moskova Üniversitesinde,  yönetim ve siyasal bilimler ağırlıklı eğitimde, yine tesadüfü oldu. Ben, ekonomi ağırlıklı bölüm ve dersleri almak istiyordum. O da var ama şimdi, Oblast, Object, şehir – bölge yönetim, yöneticilikleri, staj – kurs, tamamlayıcı eğitim amaçlı buraya geldim. Belki, üç aylığına ABD de de, tamamlayıcı kursa katılacağız. Ondan sonra, İçişleri Bakanlığı, nereye tayin yapar ise. Bizim, mesleki yan ödemelerimiz biraz yüksek. Eşiniz de, ekonomi – muhasebe biliyor ise! Tek maaş ile, ev geçimini sağlar, çocuklarımızı normal yetiştirebiliriz.

Aileden, ekonomik destek te olur ama görev yerleri nedeni ile, aynı şehirde kalamayız. Bizim de; ‘Türk Evi’ miz var.  İki erkek kardeşiz. Küçük kardeşim, daha ilkokulda.

Bizim Türk evi modellerinde, üst dairelerin girişi, yan taraflardan. Girişler, tamamen birbirlerinden ayrı. Ön cephede, üst dairelerin mutfak balkonları bitişik değil. Bununla birlikte, bağımsız mutfak balkonları var.  Çatılar, eğik, düz.  

En büyük fark, sizin bodrum garajlar da, diyafon yok! Bizdekilerde, hem her daire içi, hem de garaja gelince, tüm daireler ile irtibatlı diyafon sistemi var.  Yalnız, sistemi açık bırakınca,  birbirlerini dinleme -:))) özelliği hiç yok.  Çok basit, elektronik donanımı çok az ve çok ucuz maliyetli, babamın arkadaşının, özel bir buluşu. Her eve yapmış. Babam, Rus Mahallesi yönetim kurulunda. Bazı günler, bu işler ile uğraşıyorlar.

Annem bugün, üstteki misafir evini yeniden düzenliyor. “Mademki, durumları uygun, iki – üç gün konuğumuz olabilirler.” Dedi. 

-         Anneme, babama gerekenleri söyledim. Babam da, ailesi gelince, işyerinden gelip, akşam yemeklerine katılsın.  Üst katta da, ailesi ile kalabilir. Dedi.

-         İçim rahat, aradığımı buldum.  İyi bir düzenimizin olması için, elimden geleni yaparım.

ABD de kursa gitmen kesin ise, gitmeden nişan yapılmasını isterim. Kafam da, gönlümde rahat olur.
…. 

-         Tamam.

Annemin gönlünün rahat olması da gerekiyor. Onun da, seni seveceğinden eminim. Başlangıçta, biraz dikkatli ol! Demeyeceğim.  Bu halinle iyisin.

Nişan dönemi, ya da düğün sonrası, Akdeniz Sahili, Türk – Rus Tatil köyünde yer ayırtma. dağ da, Toroslar da, küçük evler var. Yeni evlilere öncelik veriyorlar. Okuldan, gerek sahilde, gerek se, dağ da bir ev ayarlayabilir isem, Türk - Amerikan Lisesi kontenjanı yok ama irtibatları sağlam. Yardımcı oluyorlar. – İki, üç hafta, evliliğe hazırlık, ya da iyi bir balayı olur.
…..


13.12.2017 14:00

Hiç yorum yok:

Katkıda bulunanlar

Share it