GELECEKTE GEZİNTİ

GELECEKTE GEZİNTİ

 

Amerikan evleri açıktalar.

Her semtte, üç-beş çeşit, ev bölgeleri var.

Eski tip, villaların bir kısmı ayakta kalmış.

Yine de güzeller. Bir dönemin anıları.

Yeni sahipleri, Amerikan gerçeğini var edenler.

Bu villalarda, halen tapu yok.

Bir jenerasyon sonrası, sahipleri yenilenecek konutlar. 

Geçmişleri, bu tür konutlara dayanan aileler.

 

Yeni yapılan, yeni dönem, Amerikan Evleri.

İlham noktası, erkek yatakhanesi olduğu için,

Amerika’nın, yeni “Amerikan Erkek Evleri” diyorlar.

Bu evler az ama tapulu, sahipleri var. 

Vatan gibi evler.

 

Amerikan çoğunluğunun oturduğu,

Tapulu evler: + 60’lı evlerdir.

3-4 Katlı bu apartman evlerin, semtleri çok güzel.

Alış – veriş merkezleri, yaşam alanları, parkları,

Okulları, sinemaları, toplantı, gösteri merkezleri.

Yeni dönem semtleri, böyle olacak.

Dünyaya örnek.

 

Bazı köyler, kasabalarda da, Türk Evleri var.

Bu evlere, şehirlerde fazla talep olunca,

Tartışmaları bitirmek için,

Sadece küçük yerleşim yerlerinde,

“Türk Evi” yapılmasına izin verilmiş. 

Oralara, ailecek giderseniz,

Türk Hamamları var.

Rus – Türk karışımı fırınlarda,

Kıymalı pide yersiniz.

Dönüşte de, birkaç kilo, bahçeden turp alırsınız.

“Türk Çayı” yapım tarifi ile birlikte, orijinal çaydanlık ve

Yine orijinal, ince belli, Türkiye’den gelen, cam bardaklar alırsınız.

Bu fabrika, İstanbul’da, eski ‘PAŞABAHÇE’ cam fabrikası imiş.

Türk-Rus-Amerikan, Halk İşletmeciliğine dönüştürülüp,

Cam orijinli, yeni ürün çeşitleri yapmışlar.

Sadece, Kara deniz üçlüsü+ABD Pazarlarına yönelik üretim.

Başka bölgeler için, üretim-satış sınırlaması getirmişler.

Başka yerlerde, bu ürün çeşitlerini bulamazsınız.

 

Amerikalıların, Amerikan Eyaletleri, yeni sınır düzenlemeleri var.

Eyalet sayısı artacak mı?  Azalacak mıdır? Şu an bilinmiyor.

Rusya Oblastları üzerinde de, Rusların bazı yeni düzenlemeleri olacakmış.

“Ruslar, Oblast sınırlarını yenileyecekler.” Deniliyor.

Önümüzdeki 5-10 yıl da tamamlanacak, bu çalışmalar sonrası.

Rusların da, birkaç Oblastı, Asya, Avrupa ve Amerika’ya açık olacak.      

Kısaca, Dünya Güvenli Bölgesi, kurucu 7 ülkede,

Diğer milletlerin –ailecek- gelip görecekleri,

Konaklama Tesisleri çok iyi düzenlenmiş,

O bölgede, otomobil kiralama sistemi iyi kurulmuş,

Ailecek; görgü artırma, tanımaya yönelik, bölgeler olacak.

 

Rusya’da, o bölgelerin birisinde,

Ziyarete açık, bir Alay ‘Türk Askeri’ birliğini,

Eğitim alanında görenler, çok şaşıracaklar.

Askeri birliğe girip, askerler ile tanışacaklar.

Otobüs tur güzergâhında da, bu ziyaret, açık yapılabilecek.   

Rize’de de, Rus Askeri Birliğinin önünden geçerken,

Dıştan görecekleri bazı ayrıntıları, gizlice görüntüleyenler,

O bölgede, dikkatli ve hız sınırlı araç kullanacaklar.

Bu Rus Alayı, yöre halkı hariç, dış ziyaretlere kapalı olacak.

 

Bir yaz dönemi, üç ay, bir Rus Oblastına gidiyorum.

Bir gün, Oblast yönetiminde görevli bir Rus Bayan,

Vakarlı, çevrenin dikkatini çok çekmeden,

Bir şeyler söylemek için, beni bir kenara çekiyor.

‘Mutlaka Konuşmalıyız!’ yüz ifadesi ve kararlılığı var.

O Oblastan, hiç kimse, Akdeniz, Türk-Rus Tatil Köyüne gitmemiş.

Üç, yetişkin erkek evladı var.

Üniversite bitirmiş olan, Bölge Halk İşletmeciliğinde.

Gelirleri yeterli ve büyük oğlan, iki kardeşinin, eğitim yükünü çekiyor.

Büyük Oğlan ‘Bekâr mı?’ soruma; ‘konuştuğu var’ yanıtını veriyor.

Sahildeki evimin anahtarını versem, kızın ailesi, birlikte gönderir mi?

Daha nişanlı değil ama ciddiler ve sözlüler, onlara yemeğe de gidiyor.

Hafta sonu için sözleştik, buluşacağız.

Moskova’yı ve Tatil Köyünü aradım.

Seneye, o bölgeden 50 aile. Kayda girdi.

Ertesi gün, oğlu ile de konuştuk.

Tatil dönüşü, annesinin, 50 aileyi tespitine de yardımcı olacak. 

20 tanesi, köy ve kasabalardan olacak.

Allaha Şükür. Mutluluk budur.

 

1.02.2021 21:49

 

……………………………….

 

AMERİKA’DA; BİR KAYSERİ ERMENİSİNİN, “ERMENİLER, BİRBİRLERİNE KÂFİRLER” diye, ERMENİLER HAKKINDA ANLATTIKLARI…

 

Bu Amerikan Ermenisinin, dedesinin geçmişi, Kayseri’ye dayanıyormuş.

“Dedemin, Kayseri’de fabrikası varmış.” Diye söze başlamış.

Gerçekte, o bir fabrika değil, iş atölyesidir.

O fabrikada, arazi nedeni ile de, iş ortağı, bir Türk’tür. O işin de uzmanı olan bu Türk ile iş hayatında çok iyi anlaşırlar. O yıllarda, Kayseri Ermenileri, ayrı mahalle – ayrı semtte de oturuyorlar. Hıristiyanlar ve kiliseleri de var. Bu Ermeni’nin de, tek çocuğu, bir kızı var.

Kızını, iyi yetiştirip, gelecekte, iş atölyesi başına geçirmek için de, Fransa’ya, ek eğitime gönderir.

 

İş ortağı ile, iş hayatında çok yakınlar ama aile hayatlarında, birbirlerinden uzaklar. Yılda bir iki kez –belki- görüşürler.

Fransa dönüşü, o kız, iş atölyesi içindeki ofise de düzenli gelir.

Babasının dikkatini çeker. Gün geçtikçe, kızı, iş ortağı Türk’e, yakınlık duymaya başlar. Sanki, âşık gibi…

Kızın haberi yok. Aile yakınları, hem evli, hem de Türkmen. Bu yakınlığı yok etmek için, çözümler ararlar.  Bir başka Ermeni; “o Türkmen’in, okul dışı saatlerde, atölyede çalışan, yaşça daha küçük oğlu ile, cinsel yakınlık kurar ve bunu da babası bilir ise, o sorun kökünden hallolur.” Der. Bu kız Ermeni. Oğlunu onunla evlendiremez. – Senin de zoruna giden, iş ortağın ile, sevgili kızın, gizli, cinsel birliktelik yaşayamazlar! –

 

Yukarıda anlatılan proje uygulanır. Oğlunun, iş ortağının kızı ile cinsel birliktelik yaşadığını anlayınca, her ikisine de, baba gibi davranır. Evlilik olmayacağını da bilir.

Bu arada, Kayseri’de, Belediye Başkanı değişir.

Yeni Başkan, bunlara, atölye yeri ve iş ruhsatı verir.

Türkmen ile iş ortaklıkları biter.

Daha büyük ve daha gelişmiş, yeni işyerinde, yeni iş ortağı da, Ermeni ama Kayserililer onu; Müslüman Türk sanırlar.

İş hayatları gelişir iken, aynı taktiği, yeni iş ortağına da uygulamak ister.

İş ortağının oğlu ile, kızı, cinsellik yaşarlar ama iş ortağı kızına daha da yakınlaşır! J. Kızı ile, iş ortağının oğlu evlenmiştir.

Başka çözüm bulamayan, Kayserili bu Ermeni, iş atölyesindeki hakkını o adama satar, hanımı ile birlikte, Amerika’ya giderler. Oraya yerleşirler. Hanımı hastalanır, ölür. Amerika’daki, ikinci hanımından da çocukları olur.

Bu çocuklardan bir tanesinin oğlu, bu geçmişi anlatmış ve dedem; eski, Türk iş ortağından ayrıldığından dolayı çok pişmandı. Bizler, Türkiye’de iyi Hıristiyanlar idik. Der idi. “ETNİK KİMLİK GİZLEMEK İÇİN, ARAMIZDA BAZILARI MÜSLÜMAN ROLÜNE GİRİNCE, HIRİSTİYANLIĞI DA KAYBETTİK. MÜSLÜMANLIĞI DA BOZDUK.” Diye, geçmişlerini özetlemiş. 

 

Bir başka açıdan, -benim de tespitlerim -, bazı Ermeniler; Kutsal kitaplardaki hayat tarzı ya da mesajların, sadece bir din mensuplarına değil, tüm inananlara geldiğini bilen insanlardı. -özel sohbetlerinde de- buna uygun eş-kadın bulamayışlarının, kendilerini diyar diyar dolaştırdığını da, açıkça söylerlerdi.

 

Bu kadar.

 

2.02.2021 11:52

.

 

GENEL SONUÇ, BU OLABİLİR Mİ?

 

Geçmişte, uzak doğu ile ilgili bir “Kültür Hamlesi” makalesi okumuştum.

‘Eline, Bond Çantası’nı alan, dünyaya dağılacak, başka ülkelere, mal-ürün satacaklar.’

Sonuçta, …….   

Romanlar, TV dizileri, bilinçaltına çalışan, kırmızı noktalı filmler, PAZARLAMA KİTAPLARI, İngilizler, Fransızlar ve Almanların, başka ülkelerin siyasetlerini, ticaretlerini, anlayışlarını, hayat tarzlarını başkalaştırmak için, bazı Ermenileri kullanma politikaları. BAŞKALARINI KULLANMA POLİTİKALARI ÖNCESİ, İNGİLİZ, ALMAN ve FRANSIZLARIN, hayat tarzları, kendilerine daha özeldi. Başkaları gözünde de; anlaşılabilir, görüşülebilir, ortak çalışılabilir milletler idiler. Başkalarını kullanma politikalarının, anlayışlarının,  başka ülkeleri etkilemeleri oranında da, kendi milletlerini etkilediğini, kendi ülkelerini etkilediğini, kendi evlatlarını etkilediğini, YENİ ÖĞRENMELERİ, bu konularda, şirket anlayışının “HALK İŞLETMECİLİĞİ” ne dönüşümü ve bunun kültürel altyapısının oluşturulması dönemine girilmesi sonucunu mu ortaya çıkardı?   

 

Başka milletlere, başka ülkelerin pazarlarına saygılı olmayanlar, ellerindeki mevcut imkânları da kaybettiler. Geçmişlerini de kaybettiler. Belki, geleceklerini de…

HAYALİ, GLOBAL DÜŞÜNCE DEĞİL!

Her milletin, yaşam alanlarına saygı.

Her milletin yaşam bölgelerinin, net tanımlarının yapılması.

Güvenlik, kavram ve tanımlarının, yeniden, anlaşılır şekilde yapılması.

 

Anadolu Türkleri, geçmişten bildikleri komşuları, Ruslar ve Rumlar; ne kadar iyi durumda olurlar ise, bunun kendilerine yansımaları bilgi ve bilincine –YENİDEN- ulaştılar. Bazı komşuları ile de, mesafeyi artırdılar. Çok uzaktaki Amerika’yı, yakın da ettiler. Amerika’nın, temiz düşünce de olanları, ortalarda çok gözükmüyorlar. Sesleri çok çıkmıyor ama Amerikan toplumunda onlar çoğunluktalar. AMERİKANLAR, GERÇEKÇİ BİR MİLLETTİR. ÇALIŞKAN BİR MİLLETTİR. ÜRETKEN BİR MİLLETTİR. Onların, tapulu, kendi evlerinin olması, bizim geleceğimizi de güvenceye alır.

 

Son iki yüz yıldır, Anadolu Türklerinin de, eksikleri, yanlışları, şapşallıkları vardır. Çok geniş, imparatorluk sınırlarından, Misak-ı Milli Sınırlarına geçerken, yanlarındaki kişilerin, -kim olduklarını bilemez- duruma gelmelerinin bedellerini çok ağır ödemişlerdir.

 

Tüm bunlara rağmen, Dünya Güvenli Bölgesi, kurucu 7 millet, iyi milletlerdir. Deneyimleri çok milletlerdir.

Avrupa Dörtlüsünün, Avrupa’yı yeniden düzenlemeleri, belki de, gecikmiş bir ihtiyacın karşılanmasıdır. Ölçütler, anlayış ve bakış değişince, Avrupa Kıtasındaki ülkeler için de, çok iyi sonuçları olabilir.

……..

 

SURİYE’DE, ERMENİ DEVLETİ, YENİDEN YAPILANDIRILIYOR.

 

Yeni, Suriye Ermeni Devleti kuruluşunda, geçmişten farklı bir durum var.

Eski dönemde, orada Türkmenler vardı. Şöyle ya da böyle, onlar yok edildiler. Şimdi, o konular ile uğraşmanın da zamanı değil. 

Çok uzun dönemdir, Suriye’yi takip etmiyorum. Biraz da, Avrupa değil, Rusya ve Amerika, konunun içinde oldukları için, o tarafa çok bakmadık.

Bundan sonra, Suriye sınırlarımızda, Amerikan’ın savaş dönemi, Irak’ta kullandıkları, beton bariyerler olacak. O sistemin, yardımcı unsurlar ile sınırda kullanılmasını, en iyi onlarla birlikte yapabiliriz.

‘Türk’ numarası yapanlar, Suriye’de hiç kalmadı. Açıkça, Ermeni Devleti olacak.

Barajlardan suların, borular ile taşınması, - SU BORU HATTI – ile, çok daha geniş alanlarını, sulama imkânına kavuşacaklar. Ticaretimiz, iki millet ilişkilerimiz, sınırlı ve tanımlı olacak. Bununla birlikte, halklarının temel ihtiyaçlarını karşılamaları için, Rusya, Amerika ile birlikte, Türkiye’nin de yardımcı olması normaldir. Vizesiz geliş, mümkün olmayacak.  Çok az, geliş - gidiş, sınır geçişi olacak.

Geçmişte; Suriye’den, çeşitli nedenler ile Türkiye’ye gelmiş olanlar için, geri dönüş imkânları kolaylaştırılacak. BU İYİ BİR FIRSATTIR.

 

TRT de çalıştığım yıllarda, Türkiye’nin en büyük cephaneliklerinden birisi olan, KIRIKKALE cephaneliğinde, çok büyük ve çok hasarlı patlamalar olmuştu.

Suriye’yi bilen, yakın tanıdık, eski bir Emniyet Müdürü  - Serbest avukatlık döneminden sonra, emekli maaşını artırmak için, bir dönem, İçişleri Bakan Danışmanlığı da yaptı. – o sabotajın, Suriye kaynaklı olduğunu söylemişti.

Kısaca, onlar Suriye’ye gönderilmeden önce, yeni şartlarda, bazıları, yeniden incelenmelidir. Bulgaristan’da olduğu gibi, Suriye kaynaklı ama Suriye’ye kabul edilmeyen Ermeniler için de, Libya yolculuğu. 

 

…….

 

SURİYE, IRAK, İRAN, AFGANİSTAN – SAĞ KANAT ÜLKELERİ, olsalar mı? Olacak mı?

 

Geçmişte, bu konu üzerinde de, biraz kafa yormuştuk.

Türklerin, SURİYE, IRAK, İRAN, AFGANİSTAN sınırları içerisinde, sadece Irak’ın, Musul - Kerkük Bölgesi, Misak-ı Milli Sınırları içerisinde idi. Şimdi, o bölgede, Amerika Birleşik Devletleri var. Biz haberini aldık J ABD, konuşulabilir bir ülke imiş!

Şimdilerde, ABD nin, o bölge petrolünden, bize vereceği % 15 pay, evleneceğim Rus kızının, rahat edebileceği bir ülke var etmekte, büyük katkıları olacak bir rakamdır. Olmasını dileriz. Sosyal projelerimizi güçlendirir. Her kuruşunu, doğru şekilde kullandığımızı -  kullanacağımızı, Amerikan olanlara göstermek kaydı ile… Ortak yönetim de olabilir. 

 

Şu anda, Irak, Musul – Kerkük bölgesinde var olan halkın tamamı Ermenidir. Onların geçim giderlerini de, Irak’tan özerk yapmak mümkün-müdür? Değil midir? Hiç bilmiyorum. 3-5 yıl sonra, bilgiler de toparlanıp, bir sohbet konusu yapılabilir.

*

SAĞ KANAT ÜLKELERİ, kurulur ise, o kuruluş içinde, aktif olmak yerine, bizlerden ne talep edilir ise,  yerine getirmeye hazır olacağız Bu konuda, Amerika-Rusya, tam yetkili, bizim adımıza da, onlara söz verebilecekler. Dört ülke halkının refahı ve geçimlerini kolaylaştırma konularında, imkânlarımızı kullanmaktan kaçınmayız. 

*

….

ABD – RUSYA’YA ÖZEL NOT:

Sağ Kanat Ülkeleri hakkındaki, bilgilerimiz hep çürük. Bu nedenle, o bölge hakkında konuşurken, hep şapşalız. Örneğin; Irakta bir konu oluyor ve halen Irak Türkmen Cephesi ya da ‘Irak Türkmenleri’ diye bir açıklama yapılıyor. O açıklamayı, Türkiye Radyo – TV leri bile, haber saatlerinde yayınlıyorlar. ‘Irak Türkmen yönetimi’ denilen grubun, isim – soyadı analizinden, Ermeni oldukları, açık. Somut. Belli. Bu etnik yanıltma rezaletine, bir son verilmesi gerekiyor. Hem o gruplar ile ve hem de haber ajansları ile, mümkünse bir görüşülmesi dileği. 

………..

2.02.2021 17:15

.

 ÇÖZÜMLERDEN BİRİSİ DE, BU OLABİLİR Mİ?

 

İngiliz yazar, William Shakespeare’in, kitaplarının çoğunu okudum. Türkiye’de, çoğunun Türkçe çevirisi de vardır.

Türkiye analizinden sonra vardığım sonuç; William Shakespeare, İNGİLİZ DEĞİL! 

Bu durum, o kitapların tanıtımında yazılı olsa, belki yine, o oyunlardan bazılarını okurdum – o dönemler -  bendeki etkileri farklı olurdu.

Her yazar, kendi gerçeklerinden, kendi konumundan olaylara bakar ve çözümleri, buna göre üretir. 

PİYASADAKİ YAZARLAR, kendi benzer gerçeklerinden, kendi benzer konumlarından olaylara bakıyorlar. Başka gerçeklerin içinde olanlar, başka – farklı - konumlarda olanlar da, onları doğru ya da ölçü olarak kabul ediyorlar.

 

Almanlara biraz kızsam da, bu konuların konuşulabileceği yeterlilik ve bilgi bilincinde olan bir millettirler. Onların organizasyonunda, son 50, son 100 yılda, DGB ülkelerinde, en çok okunan, en çok etkili olan kitaplar bir incelenir ise, …   sorun nerede? Bu bulunup, yeni yayın politikaları da ORTAK BELİRLENEBİLİR. Mi? Basın - Yayın organları, tv programları…

Söz olarak, çoğu bunları söyler ama temel düşüncelerde, hangi temellerin değişmesi gerekir? Bunları, somut olarak, örnekleyerek, ortaya koyanlar çok çok azdır.  

2.02.2021 20:39

…….

 

İNGİLTERE, SAVUNMA BAKANLARINI, BİZE İADE EDECEKMİ?

 

Dünya çok değişti ve değişiyor.

Şu anki şartlarda, İngiltere Savunma Bakanı, bir İngiliz Bakan olarak Türkiye’yi ziyaret edebilir. Normal prosedür uygulanır.

DGB Kurulduktan sonra, Osmanlı İmparatorluğu sınırlarından, Misak-ı Milli sınırlarına geçiş döneminde, ailesinin İstanbul’da olduğu, Osmanlı – Türk İmparatorluğu, devlet yapısı içerisinde görev aldığı da biliniyor. ŞU AN, DETAYLARI, BİZLER BİLMİYORUZ. Eğer o görev döneminde, dedesi ya da bir başka aile bireyinin, Türk Milleti, Türk Devleti aleyhinde bir çalışması olmuşsa, o politikacı, yeni dönem de, Türk Devletine aide edilecek. Ya da Türkiye’de, Ermeni aile geçmişinden gelen, öyle bir adam - aile var ise, o ülkelerin vatandaşı olduğu yıllarda, kurum ve kuruluşlarında görev aldığı dönemlerde, -ülke, millet güvenliği, ekonomik güvenlik konularında-,  İngiliz, Alman, Fransız, Rus, Rum, Amerikan Milleti aleyhine faaliyetleri –somut- olarak tespit edilir ise, o ülkeye iade edilecekler. Böylece de, bu ülkelerdeki Ermeni aile geçmişlerinden gelenlerden, - başka amaçlı - insanlar normalleştirilecekler.  

 

3.02.2021 05:31

.

GERÇEK SONUÇ:

Bu yazı işinden bıktım.

Aşağıda bahsettiğim, iki dönem var.

Göreve başladıktan sonra TRT ye bir uğrayıp;

O iki dönemi, ondan sonra yazacağım.

Bu yazı işi bitsin artık!

 

Saygı ve Sevgilerimle,

3.02.2021 09:27

 

…..