Translate

25 Mayıs 2019 Cumartesi

Yeni kurulacak; UKRAYNA GİZLİ SERVİSİ‘ne ilk görev:


Ek: NANE ÖZÜ – ESANSI  

( Bu mesaj altına - 27.05.2019 18:12 )


Ne Yapayım? Ne yapayım? Diye düşünürken, bir konu aklıma geldi.
Ukrayna’nın Gizli Servisi yokmuş!
Onlara, gizli servis kuralım.
İstihbarat ve gizli servis konularını bilmiyorum.
Konu dışı kişilerin kurdukları ilk gizli servis bu olacak.

Gerekli malzemeler:

Değişik ölçülerde, dereceli gözlük kullananların da, gözlük derecelerine uygun ek camları olan, dıştan bakınca, siyah, içeriden bakınca aydınlık camlı, ön ve arkalarında, gerektiği an, yanları da içine alacak, geniş açılı, milimetrik kameraları da olan gözlük çerçeveleri.

Bir diğer önemli aksesuar:
Diyelim ki, aşağıdaki görev için, bir yere gittiler.
Oradaki, ortak çalışacakları ajanları tanımak için, bir işaret diye de tanımlanabilir.
Böylece, verilen görev kapsamında,  o bölgede, salonda, o yer de olan Amerikan ve Rus ajanlar da, bu işareti görünce, iş arkadaşlarını hemen tanırlar.
Bu işaret, takım elbise içine takılacak kravat’ın, döş cep mendili, açık gök mavisi renginde olacaktır. Bu tür kravatlar imalatı. Ayrıca, o mendil üstüne konacak, tek kuru – sarı buğday başağı.

Bu bir staj, ön denemesi de olabilir. Uygulama da, ortaya çıkan aksaklıklar giderilir.

Geçen hafta, Ankara – Yenimahalle’de, Sümeyra Kız Kur’an Kursunun bulunduğu ara bir sokakta,  dalgın dalgın giderken, yükü, yandan boşaltılan bir kamyon görmüştüm. Taşıdıkları yük, klasik un torbası büyüklüğünde idi. Kamyon kasası yandan açılan kapaktan alıp, sırtlarında, aşağıdaki depoya taşıyorlardı.
Yakınına gelince, paketleme mükemmelliği ve temizliği dikkatimi çekmişti.
Torbalar üstünde; ‘SUN FLOWER’ yazılıyordu. Renkli, ay çiçeği resmide vardı. Kafamda başka şey olduğu için, o an çok önemsememiştim.
Dikkatsizce, torba üzerinde yazıya bakıp, nereden geldiğini öğrenmeye çalışmıştım.  
Daha kolay yol, taşıyıcılar sordum. Adana’dan geldiğini söylediler.
Paketleme, torbalama, çok mükemmel ve çok temizdi.
Yoluma devam ettim.

Bir süre sonra da, kafamdaki konudan kurtulup, kendime gelince, - yerinde, biraz inceleme ve sohbet yapmalı idim. – diye düşündüm ama oradan çok uzaklaşmıştım.

*  *  *
Ukrayna Tarım Bakanlığı uzmanı ya da Ukrayna Üniversitelerinde öğretim üyesi de olabilir.  İlk tercih konusu, babasının çiftçi olmasıdır. O kişinin de; tarım da, tarla da çalışmış olması. Bu kişiyi, gizli servise alacağız.
Fazla eğitime ihtiyaç yoktur. Gözlük kullanımı, Kravat mendilini düzgün katlamak ya da buruşuk koymak eğitimi. Bununla birlikte, kravat mendili üzerine konacak, tek buğday başağının, içe kaymasını önleme ek önlemleri ve gerekli teçhizat kullanımı. Bu konularda becerili olur, göz doldurur ise, - GİZLİ GÖREV- kulağına fısıldanacak.
‘ O ayçiçeği, hangi ülkeden, nereden geldi? ‘ Tohumları, üretim safhaları. Su ve gübrelerden örnekler. Kovandan ayrıştırma. Paketleme makineleri nerede? Oraya götürülüş safhaları. Kullanılan torbaların geliş yerleri ve o makine imalatçıların tespiti.

O yük ya da gıda maddesinin, Türkiye’ye girişi yasal mıdır?
Gerekli kontrollerden geçmişmidir?

Burada amaç, onları cezalandırmak değil, eksik uygulamaları bulmaktır. Geleceğe yönelik düzenleme ön hazırlıkları. Üretim ve temiz paketlemede de, yeni şeyler öğreneceğiz. Çünkü, Marmara Denizi diğer yakasında, Ukrayna Türkmenleri, buna benzer üretim için, arazi kiralayacaklar. Onunda ön hazırlığı.  

Buna benzer şeyler…

Görevin Ankara bölümünde, Yenimahalle Belediye Zabıtası ve İlçe Emniyeti Polis Karakolundan, - sadece – torbaları, çuvalları inceleme ve film çekme amaçlı, açık, yasal yardım talebi. Sanıyorum, Adana, Ana depo da böyle olur.
Sınır dışı ana kaynakta, Amerikan ve Rus Gizli Servisi ile ortak çalışılacağı için, Amerikan, Rus, Tarım bakanlığı ve tarım üretim merkezleri ile irtibatlar kurulacaktır.

Bu Ajanlar, erkek olacaklar.  Kızlar, bu işin içine giremeyecekler.
Ajanların, kızlar ile irtibatları; anneleri, eşleri, çocukları, bu tür irtibatlar ile sınırlı olacaktır. Ailecek görüşenler de, bekâr çocuklar hariç, diğer aile bireyleri, kendi aile bireyleri olacaklar. Davranış düzenlemeleri de bu noktadan başlayacaktır.

25.05.2019 14:58
......

Not: Ana yazılar tamamlanmıştır. Göreve başlayınca da, tüm mesajlar kapatılacaktır.
Belki, bazen böyle espri notlar, yayınlanabilir.
…….

MİNT - NANE ÖZÜ – ESANSI  

Fi tarihinde, Maliye Bakanlığındaki görevimden istifa etmiştim.
Müracaat edince, ilk dönem, yedek subay olarak askere giderim sanıyordum.  
Ankara’da, askerlik şubesine başvurunca; ilk dönem dolu, ikinci dönem belki! Dediler.

Ben de, askere gidene kadar, naklen memur olarak atamamı yaptırıp, Turizm Bakanlığında göreve başlayıp, Kayseri Turizm Bölge Müdürlüğüne, geçici görev ile gitmiştim.  

Kayseri’ye girişte, Tarım ve Hayvancılık Bakanının temelini attığı, Bölge Süt alım ve süt değerlendirme binasının, temelden sonra, üç sütün dikip, inşaat olarak bırakıldığını gördüm.

Sarıoğlan İlçesinde, Maliye Bakanı, Sanayi Bakanı ve Almanya’nın Türkiye Büyükelçisi ile birlikte gidip, temelini attığımız, kauçuk esaslı bazı parçalar imalat fabrikasının, sadece o günkü temel ile kaldığını gördüm. Yönetim binası bile yapılmamış.

Almanya’daki işçilerden para toplanıp, onlar ortak yapılıp, vaat edilen DERSAN Deri Fabrikası olmadığı gibi, o para ile tarla almışlar. Orası değer kazanınca, o tarlayı satıp, “paralarınızı geri vereceğiz” demişler.

Benim takip ettiğim yatırımlardan, bir tanesinden sonuç alınmıştı.
Bizim köyde her eve, köy şebeke içme suyu getirilmiş. Her evin içinde, musluğu açınca, otomatik çamaşır makinesini bile çalıştıracak basınçta su akıyor.
Fizibilite raporu gerçekçi ve iyi idi. Köy üstünde, su deposu da çok iyi yapılmış. Ödenek tahsisatında, bir yıl gecikme olmuştu ama tam ödenek çıkmıştı. O paranın hakkını vermişler. Hat döşemeleri de çok iyi. Kısaca, her evin içine su gelmiş.

Bizim köydekilerin de, çevre köydekilerin de,  çoğunluğunun Müslüman Ermeni olduklarını, - o tarihlerde - bizler bilmiyorduk. Bununla birlikte, ortak insan ilişkileri, arkadaşlıklar – dostluklar da böyle bir ayrım, ayrışma da hiç yoktu! İşsizlik var. Ben de, onlara düzenli bir iş yeri açmak için neler yapılabilir? Bunu konuşup, düşünüyoruz.

Bir eczacı arkadaş, Türkiye’de, Nane Esansı bile ithal ediliyor!
“Sizin köy ve çevre köylere nane diktir, bu ihtiyacı karşılasınlar.” dedi.
O dönem, Ankara’dan yıllık ihtiyaç oranını sordum. Üzerinde çalışma yapılacak bir orandı.

Daha sonraki yıllarda Sanayi Bakanı olan, Cahit Aral, o yıllarda, Kayseri’de, MEYSU Meyve suyu fabrikası, kurucu - yönetim başkanı idi.
MEYSU’da Sayın Aral’ın yanına gittim. Konuyu aktardım.

“Bölgemizde işsizlik çok fazla. Ben de askere gideceğim.
Siz, Makine Mühendisisiniz. Bizim köy ve çevre üç – beş köyde, sulu tarım alanlarına, yeterli miktarda, nane diktiririm. Meysu’ya ek bir bölüm yaptırıp, o naneleri köylülerden alabilirseniz, çok ailenin geçim giderini karşılamış oluruz.” Dedim.

Beraberce, eski bir Resmi Gazete nüshasını inceledik. Bu alandaki yatırımlar, Teşvik Uygulama kapsamında idi.
Beraberce, fabrikadaki yeni makineleri gezip gördük ve fikir alış verişinde bulunduk. Adı ya da soyadı Beyaz olan, Gıda Mühendisi ile konuştuk. Taze sıkılmış meyve suları içtik.

Bizim bu konuları konuştuğumuz günlerin ertesi ayında, fabrika yönetiminde bazı sorunları oldu. Konuyu erteledik. Ben de askere gitmiştim.

Şimdi, dönelim Şemşamer’e.  Şemşamer; ay çekirdeğinin bir diğer adıdır.

Şemşamer üretimi için, Ukrayna’dan gelecek olan Çiftçi Türkmen, Halk İşletmeciliği modelinde üretim yapmak zorundadır. ÜLKE DIŞINA SATIŞ YAPAMAZ.  BÖYLE OLUNCA, TÜRKİYE’YE DE, DIŞARIDAN ŞEMŞAMER GİREMEZ!
Dış satışta, ülke ihtiyacı fazlası üretimde, ana koşul; ABD, bir Avrupa ülkesi ya da diğer bir Kara deniz üçlüsü ülke, devlet izinli ve destekli sipariş verir ise, o durumda fazla üretim yapılabilir. ÜRETİM ORANINDA,  BÖYLE BİR FORMÜLE UYMAK ZORUNLUĞU VARDIR.

TARIMDA, bu durum, Yeni Dünya düzeni değildir.
YENİ TÜRKİYE’NİN DÜZENİDİR. Bu önemli ayrıntı, hem bizlere verilen bir hak ve hem de, iş birliği yaptığımız – yapacağımız,  Kara Deniz Üçlüsü + ABD ülkeleri tarım üreticileri ve Avrupa Ülkeleri tarım üreticilerinin emeklerine, bilgi birikimlerine ve geleceklerine saygı göstermektir.  

Türkiye, dış görünüş, bir tarım ülkesidir. Tarım alanlarını iyi kullanamadığımız için, her yıl, Rusya’dan buğday satın alıyoruz.
Ülke içi ihtiyacımız için, Eğe Bölgesi, İç Anadolu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerimizdeki tarım alanlarını, Rusya ve Ukrayna çiftçileri ile birlikte geliştireceğiz. Rusya’dan Buğday satın almayacak düzeye geleceğiz. Üretim artışımız, bununla sınırlı olacaktır.

Un değirmenine, ABD, Rusya ve Ukrayna Buğdayı gelmesini azaltıcı, barajlar, GAP Bölgesinde Buğday üretimimizi, GELECEĞE ERTELİYORUZ. Yedekte bekleyecek. Kriz ya da ihtiyaç durumunda, tarıma, üretime hazır halde bekleteceğiz. Değirmenden dış pazara gidecek, Amerikan ve Rus Buğday üretimi, aynen devam edecek.

ABD hariç tutulur ise, Kara Deniz Üçlüsü ülkelerin durumu şöyledir.
Gerçekte, Karadeniz üçlüsü ülke sayısı üçtür.
Bu ülkeler; Türkiye, Ukrayna ve Rusya’dır.
Ukrayna, Karadeniz üçlüsü toplantılarında, Moldova’yı da temsil edecek.
Biraz detaya inince, Rusya bölümünde, Karadeniz Üçlüsü Ülkeleri toplantılarında, kendilerini direk temsil edecek olan, iki ülke vardır. Kazakistan, Türkmenistan.

Biraz daha yakından bakınca, Karadeniz Üçlüsü ülkelerin, Türkiye dışında, dört ülke olduğu görülür. Rusya, Ukrayna, Kazakistan, Türkmenistan.
Türkiye’nin katılamadığı – katılamayacağı bazı toplantıları, bu dört ülke, kendi aralarında yapacaklardır. Dörtlü çalışacaklardır. Türkiye’nin karşısına, bu dört ülke, birlikte çıkacaklardır. Bu şartlarda Türkiye, beşinci ülkedir.  

Rusya, başka ülkeleri de temsil edecektir. Bu ülkeler; Özbekistan, Tacikistan, Kırgızistan. Ayrıca, Beyaz Rusya.
Hem Türkiye ve hem Rusya, Azerbaycan ve Gürcistan’ı ortak – birlikte dinlemek ve onların görüşlerini almak durumundadırlar.

Kara Deniz Üçlüsü + ABD nin ana toplantılarında ise; ABD, Rusya, Ukrayna ve Türkiye, ana ülkelerdir. Kazakistan, Türkmenistan da, ana kararlarda bulunacaklardır. Katılımcı olacaklardır.

Türkiye’nin avantajlı olduğu bölüm; tüm bu ülkelerin, ABD ile, karasal buluşma ve iş birliği, iş ortaklığı yerlerinin, Anadolu – Türk Toprakları olmasıdır. Bu topraklar da, hem ortak yatırımlara girebilecekler, hem de; Amerikan, Rus yatırımlarında, Halk işletmeciliklerinde, sürekli veya geçici iş ortağı olabileceklerdir.

İlk dört ülke (Rusya, Ukrayna, Kazakistan, Türkmenistan) vatandaşlarından, gerekli formları doldurup, Türkiye’de, serbest dolaşım hakkı alanlar, ülke kimlik kartları ile, Türkiye’ye gelip – gidebileceklerdir. Bunun sınır ve tanımı, beşli görüşme (Rusya, Türkiye, Ukrayna, Kazakistan, Türkmenistan) sonrası belirlenecektir. Belki bunlara, Kara Deniz Üçlüsü, serbest dolaşım hakkı +KİMLİK KARTI+ verilebilecektir. Bu kartın; A,B,C, derecelendirmeleri de olabilecektir.  

Bu formu doldurmak istemeyenler ya da bazıları da, kolay vize uygulamalı, pasaport kullanarak, bu ülkelerde dolaşıp, gezebileceklerdir.

Bu tür Kimlik Kartı uygulamalarının ilk sonuçları alındıktan sonra, daha ileri de, Gürcistan, Azerbaycan için farklı renklerde, Serbest Giriş Kartı ve Tacikistan, Özbekistan, Kırgızistan, Beyaz Rusya için de, Rusya’nın önereceği model ve sistem de, yeni kart uygulamaları olabilecektir.

MİNT  - NANE ÖZÜ, ESANSI Konusunda, şu an Türkiye’de üretim miktarı, tüketim oranı, kullanım yerleri hakkında yeterli, güncel bilgilere sahip değilim.  

Geçmişte, annemin evinde, şimdi kendi evimizde, yemeklere katılan nane sürekli olmuştur. Bunun özü, esansı, sanıyorum ilaç sektöründe de kullanılıyordur.
ABD, bu konuda yeterli bilgilere sahiptir. Kendi kaynaklarına ilave üretime ihtiyacı var ise, konuyu bir hatırlatmak istedim. Belki de, gündeme alınamayacak kadar az kullanımı olan bir maddedir. Konu üzerinde çalıştığım dönemden bugüne dek, Türkiye’de de, nane özü – esansı elde edilen düzenekte kurulmuş olabilir.

ŞEMŞAMER ve NANE Konusu böyledir.

27.05.2019 22:53
.

18 Mayıs 2019 Cumartesi

SAKARYA 7 GÖLLER, TAR LİSESİ, KİTAPLIK KOLU, BİR YENİ KİTAP, ön hazırlığı


Sakarya 7 Göller, Türk – Amerikan - Rus Lisesi, (TAR-L) Kitaplık Koluna özel fon, mali destek kaynakları, açık, net, kaynağı da temiz olacaktır. Bu niteliklerdeki bazı kurum ve kuruluşlar, fon miktarı ve kitap konusunu da vermek kaydı ile, süreli sipariş verebileceklerdir.  

Kitaplık kolu yönetimindeki öğrenciler ve öğretmenler, bu siparişi kabul ederler ise, verilen sürede, öyle bir kitabı yazacaklar bulunup,  o sürede, o kitap TAR-L yayını olarak yayınlanacaktır.  

Mersin Akkuyu Nükleer Santralinin yeni yapısı – yapılanması, mümkün olur ise, aşağıdaki şekilde olacaktır.

Eski dönem bitmiştir. Türk – Rus ilişkileri ve Rus yatırımları, ilk dönem anlayışlarına yeniden dönecektir. Her dönemde, Türk Halkı, Rus yatırımlarından memnun ve minnettar olmuştur ama bir süre sonra, o yatırımlar korunamayıp, dış destekli, iç etnik grupça ele geçirilmiştir. BURALARDAKİ ANA EKSİK, İşletme ve personel müdürlerinin, Rus ya da Türkmen olması şartının eksikliğidir. Yeni dönem de, ana fabrika yönetim, işletme ve personel seçiminde, geçmiş deneyimlerden yararlanılarak, yeniden düzenlenecektir. Bununla birlikte, üretilen elektriğin, pazarlanması, satış, hat bakım ve yenileme işini yapacak, Halk İşletmeciliğinde, Müslüman Ermeni olan vatandaşlarımıza da, fırsat – imkân verilecektir.

İkinci safha, O santralde üretilen elektrik, kapıya bırakılacaktır. Kapıdan o elektriği alıp, satacak ve ürün bedelini nakit, temiz para ile,  anında – gününde ödeyecek kurum kuruluş; Türk, Amerikan, Rus, ortak kuruluşu, Türk Devleti, Elektrik tedarik, hat yenileme –bakım, tüketiciye satış, Halk İşletmeciliği olacaktır.  BU İŞLETMENİN, GELİRİ, GELİR KAYNAĞI, HARCAMALARI, İŞ ORTAKLARI, açık ve temizdir. Bu gelirden çok az bir oran, bu tür konularda kullanılabilecektir. Muhasebe hesap kayıtlarında, bu çalışmalarda yapılan ödemelerde, açık olarak görülecek, bilinecektir.

Yeni bir KİTAP KONUSU:

I. ve II. Dünya Savaşı nedenleri, safhalar, savaş bitimi anlaşmalar, TAM METİN olarak yayınlanacaktır.

BU KİTAP, KİME SİPARİŞ VERİLECEKTİR?  
Amerikan – Rus, Askeri Üniversiteler ve o Üniversitelerin uygun görecekleri sivil akademisyen, öğretim üyeleri ve öğrenciler. Bu kişilerin, etnik olarak Amerikan ve Rus olmalarına özen gösterilecektir.  
Kitap tamamlandıktan sonra, YAYINLANMADAN ÖNCE, Almanya, Fransa, İngiltere’ye, uygun görecekleri bir kurum kuruluş ya da seçilen, etnik, üç – beş kişiye,  incelenmeye verilecektir.

Her paragraf, her dip notta bulunan eksikler, o bölümü yazan ile mutabık kalınır ise; ya düzeltilecek, yenilenecek ya da karşı görüş, o dipnot ya da paragrafa eklenecektir.

Bu işlem sonrası kitap, TAR – L Kitaplık Kolu yayını olarak basılacaktır.


18.05.2019 13:01

11 Mayıs 2019 Cumartesi

YÖNETİM KONSEYİ ÜYELERİNİN, GÖREV SÜRELERİ, KAÇ YIL OLACAK?


İlk akla gelen, ömür boyu olmasıdır. Bunun getireceği bazı sorunların olması da muhtemeldir.  Durum böyle olunca, Kara Deniz Üçlüsü ülkeler için, şöyle bir düzenleme üzerinde konuşulabilir. Amerika ve Avrupa Ülkeleri ise, kendi düzenlemelerini, kendileri yaparlar.  

Yönetim Konseyi üyelerinin görev süreleri, bazıları 7 yıl, 10 yıl, bazıları da 15 yıl olarak, başlangıçta belirlenecektir. Çünkü, hayat ve yönetim deneyimleri fazla olan bazı üyeler, doğal olarak yaşlıdırlar.  Belki 5 yıl sonra, kendi isteği ile de, kenara çekilebilecektir.
Ya da, Yönetim Konsey Üyesi Danışmanı iken, diğer üyelerinde öneri ve istekleri ile, Yönetim Konseyi Üyesi olan bir kişi, görev süresi 15 yıl olarak belirlenmiş iken, görev dönemi bitiminde, 3 – 5, 7 – 10 yıl daha, o görev de kalabilecektir.

Bu üyelerin çalışma dönemlerinde, belirli bir alan – bölgeleri olacaktır. Bazıları, orada ki evlerinde, ölene kadar ikamet edeceklerdir. Mülkiyet, bununla sınırlı olacaktır.
Oğlunun, kızının ya da kendisinin Rus Mahallesinde, Türkiye’de, Türk Kasabası ya da mahallesinde, sabit adres, Türk Evi, zaten olacaktır. Aile adına, uzun dönemli tahsis edilmiş, öyle bir evi yok ise, ya da başka bir aile büyükleri adına öyle bir evleri olmuş olsa bile, o göreve geldiğinde, kendi adına, “Türk Evi” verilecektir.

Kısaca, Yönetim Konseyi Üyesi, bu göreve gelmiş olanların, GÖREV BİTİMİNDE DE, ölene kadar kullanacakları, ülke içinde, biraz gözden uzak ama güvenli üç –beş yer de, ailecek ikamet edecekleri Türk Evleri olacaktır. Bu ev; Türk Mahallesi ya da Türk Kasabasında, adına – süresiz olarak - tahsis edilmiş, kendi evinden daha başka olacaktır. Çünkü, görev dönemi bitmiş olsa bile, bazı konular da, mevcut üyeler ziyaretlerine gelince, gayrı resmi görüşü alınan, başvurulan eski üyelerden birisi olacaktır. Bu saygı da kusur edilmeyecektir.

O – özel - yerleşim bölgelerinde, her yıl birkaç defa, ya da ihtiyaç olunca, DIŞA KAPALI, ortak toplantılar da yapılabilecektir.

YÖNETİM KONSEY ÜYELERİ SİSTEMİ OTURDUKTAN SONRA, YENİ ÜYE SEÇİM ve ATAMALARI, ADAY GÖSTERME, - dış tartışmalara kapalı - SADECE BU KONSEY ÜYELERİ ONAYI ile yapılabilecektir. Bunun iç yönetmeliğini, Kara Deniz Üçlüsü Ülkeler, karşılıklı yardımlaşma – görüş alma ile hazırlayacaklardır. Bu ülkelerin, geçmişte kapalı olan yönetim gelenekleri, birbirlerine çok benzerdir.

11.05.2019 14:17

Katkıda bulunanlar

Share it